© Yeni Aksaray Gazetesi

ECZACILAR GÜNÜ KUTLANDI Eczane dışından ilaç almayın!

Eczacılar Günü nedeni ile 34. Bölge Aksaray-Kırşehir Eczacılar Odası yöneticileri anıta çelenk koydu ardından da basın açıklaması yaparak günün anlam ve önemini belirttiler. Aksaray Eczacılar Odası Başkanı Fatih Özçifçi yaptığı açıklamada ilacın sadece eczanelerden alınmasını tavsiye ederek, takviye edici gıda almak için gelişigüzel yerlerden alınan ürünlerin insan sağlığını tehdit eder duruma gelebileceğini hatırlattı. Oda Başkanı Özçifçi şunları söyledi : “Toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi, daha nitelikli bir sağlık hizmeti sunulması ve daha iyi bir sağlık ortamının tesisi için yoğun çaba sarf eden tüm meslektaşlarımın 14 Mayıs Eczacılar gününü canı gönülden kutluyorum.

                Ayrıca bu yıl odamızın kuruluşunun 30. Yılı. Bu özel günde odamıza katkı sunan tüm başkan ve yöneticilere sarf ettikleri özverili çalışmaları için teşekkür ederek, 34. Bölge Aksaray-Kırşehir Eczacı Odasının 30. Yılını kutluyorum. Nice otuz yıllara…

                Covid – 19 pandemisi net bir şekilde göstermiştir ki eczacılar; Kolay erişilebilirliğiyle birinci basamak sağlık hizmetini en güzel şekilde yapmıştır. Örneğin;

Kronik hastalığı olan raporlu hastaların ilaçlarını, reçetesiz olarak eczanelerinden karşılayarak sağlık kuruluşlarının yoğunluğunun azalmasını sağlamıştır.

Bilimsel bilgilendirmelerle, salgına karşı tedbirleri sürekli hatırlatarak umudu hep canlı tutmuştur.

Öyle ki salgının ilk günlerinde Sadece Aksaray’da 135 eczanemizden 708 bin adet maskeyi 141 bin 600 vatandaşımıza ücretsiz olarak ulaştırmış ve halk sağlığının korunmasına destek vermiştir.

Yine salgının yoğun günlerinde hastalarımızın grip aşısına ücretsiz ulaşmasında aktif görev almıştır. Covid-19 aşıları ile ilgili sürekli doğru ve bilimsel bilgilendirme yaparak pandeminin seyrinin değişmesine katkı sağlamıştır.

               

                Ancak görev ve sorumlulukları itibariyle üzerlerine titrenmesi ve adeta gözbebeği gibi korunması gereken eczacılar, son yıllarda giderek artan sayıda sorunla başa çıkmaya çalışmaktadır.

                Günün ekonomik şartlarında farklı sektörlere yönelik teşvik ve iyileştirmeler hayata geçirilirken, eczacılar tam 13 yıldır revize edilmeyen ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesini beklemektedir. Eczacıların bu talebi, haklı bir talep olmanın ötesinde artık ekonomik anlamda da bir zorunluluktur. Bir kez daha vurguluyorum ki 2009 yılından bu yana güncellenmeyen, mevcut koşullara hiçbir şekilde uyum sağlamayan ilaç fiyat kararnamesi acilen güncellenmelidir. Çünkü eczanelerimizin artık mevcut ekonomik koşullarda ayakta kalma gücü tükenmiş, eczane ekonomileri sürdürülebilir olmaktan çıkmış ve erimiştir.

                Yine hem eczacılar olarak bizleri hem de hastalarımızı yakından etkileyen bir diğer sorun, ilaç fiyatlandırmasında kullanılan euro kuru güncellemesi öncesinde yaşanan ilaca erişim sorunudur. Halk sağlığını önceleyen bir meslek grubunun temsilcileri olarak altını özellikle çizmek istiyorum ki; bu sorunun çözüme kavuşması bizim için büyük önem taşımaktadır. İlaca kolaylıkla erişim, halk sağlığının en önemli önceliklerinden biridir. Bu sorunun çözümüne yönelik önlemlerin ivedilikle alınması gerekmektedir. Özellikle güncellemenin yapıldığı şubat ayının öncesinde hastalarımız çok sayıda ilaca erişimde sıkıntı yaşamakta, hastalarımızın yaşadığı bu mağduriyet eczanelere de ciddi anlamda yansımaktadır. Hastalarımızın ilaca erişiminde yaşadığı sıkıntıların giderilmesi için artık yılda sadece bir kez kur güncellemesi yapılması gerçekçi değildir. Bunun yerine yılda en az 3 veya 4 kez veya daha fazla sayıda kur güncellemesi yapılması gerekmektedir.

Bir diğer önemli nokta, kamuda çalışan meslektaşlarımızın çalışma koşullarında ve özellikle özlük haklarında, bugüne kadar günümüz koşullarına uygun ve hakkaniyetli bir düzenleme yapılmamış olmasıdır. Hastanelerde ve diğer sağlık kuruluşlarında görev yapan kamu eczacılarının hak ettikleri koşullarda görev yapmaları ve özlük haklarının iyileştirilmesi gerekmektedir.

                Bazı ilaç firmaları SGK’nın belirlediği kamu kurum iskontolarını uygulamaktan kısmen ya da tamamen vazgeçmektedir. Söz konusu firmaların keyfi olarak yaptıkları bu uygulamanın faturası, aradaki fiyat farkını ödemek zorunda kalan hastalarımıza çıkmaktadır. Bu durum özellikle kronik hastalığı bulunan vatandaşlarımızın cebinden yüksek tutarlarda fiyat farkı çıkmasına yol açmaktadır. Diğer yandan vatandaşlarımız, fark çıkarmayan ilaç talep etse dahi SGK’nın ödeme politikası, bazı ilaçlarda hastaların her koşulda fiyat farkı ödemesine sebep olmaktadır. Kuşkusuz bu durum hastalarımız için çok ağır bir yük demektir. Konunun tarafları SGK ile ilaç firmaları olmasına rağmen, yaşanan sorun eczacılar ile hastaları karşı karşıya getirmektedir. Gerekli çözüm, SGK ve ilaç firmaları tarafından sağlanmalı ve hastaların mağduriyeti acilen giderilmelidir.

                İnternetten ve denetimsiz kanallardan satılan çeşitli ilaç ve takviye edici gıdalar da karşı karşıya kaldığımız çok önemli bir sağlık sorunudur. Özellikle pandemi döneminde vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu çeşitli takviye edici gıdalara yönelmiş ve bu ürünlerin satışları kontrolsüzce artmıştır. İnternet üzerinden çeşitli siteler kanalıyla yapılan bu satışlar ciddi bir halk sağlığı sorununa neden olmaktadır. Unutulmamalıdır ki; ilaçlara ve takviye edici gıdalara güvenli erişimin adresi eczanelerdir. Hangi koşullarda üretildiği ve muhafaza edildiği belli olmayan, gerçekliği bile tartışılan çok sayıda sahte ilaç ve takviye edici gıda internet mağazalarında cirit atmaktadır. Vatandaşlarımızı bir kez daha uyarıyoruz; eczaneler dışında hiçbir yerden ilaç ve takviye edici gıda alıp sağlığınızdan olmayın.” Dedi. *ERDEM SÜDEMEN

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER