OĞUZ DEMİR TÜZÜN

Oğuz Demir Tüzün, Aksaray’ın yakın dönem tarihinde iz bırakmış birkaç şahsiyetten birisidir. Hem siyasetçi hem de kültür adamıdır. Merhumun tanınmasına az da olsa katkı sağlar düşüncesiyle bu yazıyı kaleme alıyorum.

Taşpınar bucağı Kemerseki yaylasında Ahmet Bey ve Emine Hanım’ın çocuğu olarak 1911[1]  yılında doğan Oğuz Demir Tüzün, 1928 yılında Aksaray Orta Mektebi’nden mezun olmuştur. Okul hayatında başarılı biri olan Tüzün, bir üst sınıfa hep birincilikle geçmiştir. Çocuklarından Yaşar Tüzün’ün bir yazısından Oğuz Demir Bey’in Nevşehir’e bağlı Tuz Köyü’nde öğretmenlik yaptığını, sonra babasının isteği üzerine Aksaray’a dönerek Aksaray Maliyesi’nde bir süre köylerde atlı tahsildar olarak çalıştığını öğreniyoruz. Bu görevlerini yürütürken çiftçilik de yapmıştır. Siyasete girmesini oğlu şöyle anlatır: “Köylüyü ve sorunlarını çok iyi öğrendiği için 1952 yılında Merhum Prof. Dr. Remzi Oğuz Arık ile Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisinin (CKMP) kurucuları arasında yer alarak siyasi hayata girmiştir. Niğde’de Aksaray’ı temsilen İl Genel Meclisi üyeliği yapmıştır. 1961 Yılında o zaman ismi Millet Partisinden 2 dönem 1961 -1965 ve 1965- 1969 Yılları arasında sekiz yıl Milletvekili olarak görev yapmıştır”.

Oğuz Demir Bey, Aksaray Ziraat Odası Başkanlığını da yürütmüştür. Kendisini Aksaray’a adamış, zamanının büyük bir kısmında Aksaray tarihiyle, Aksaray’ın eski eserleriyle ilgilenmiştir. Aksaray tarihine merakıyla bilinen Avukat Yakup Zengin, Oğuz Demir Tüzün’ün kitaplarının tek bir yerde toplanması ve insanların faydalanmasına dair şunları söylemiştir: “Aksaray için verdiği emekler, özellikle Zinciriye Medresesi/Müzesi konusundaki çabaları şükranla anılmalıdır. Şu anda dağınık vaziyette olan kitapları Halk Kütüphanesinin kendi adıyla anılacak bir köşesinde toplanabilir mi diye düşünmekteyim”.

Aksaray’ın kazara kaza yapılmasıyla uzun süredir çektiği acıları bilenlerden, daha doğrusu yaşayanlardan birisi olan merhumun vilayetlik için ilk kanun teklifini vermesi Aksaray adına yaptığı en önemli iştir.

Merhumun Aksaray’ın yeniden vilayet olması haricinde şehir için güzel fikirleri ve gayretleri olan birisidir. Mamasun Barajı’nın suladığı alanlar haricinde kalan bölgelerin kanal veya kanalet sistemi ile yer altı kaynakları da kullanılarak sulu tarıma geçilmesi bunlardan birisiydi. Tren yolunun yaptırılması da bilindiği gibi uzun zamandır şehrin artık “kızıl elması” olmuştur. Merhum da tren için çokça girişimde bulunmuş ve verilen sözler tutulmamıştır.

Cam fabrikası kurulması için de uğraşan merhum, şehrin geçmiş yıllarda bir iç deniz olduğunu jeolojik çalışmalarla tespit ettirmiştir. Aksaray tarihinin yazılma sürecinde merhumun emeği inkâr edilemez. Zekai Erdal’ın da belirttiği gibi “Konyalı eserini yazarken yazar yöredeki köklü ailelerle temasa geçmiş, tarihe ve tarihi eserlere merakı olan Milletvekili Oğuz Demir Tüzün ve yerel tarihçi Mehmed Hamzakadı’dan tam destek almıştır. Köylere yaptığı ziyaretlerde her daim yanında Oğuz Demir Tüzün bulunmuştur.

Aşağıdaki fotoğraflarda Oğuz Demir Tüzün’ün Aksaray tarihine olan ilgisini ve emeğini görüyoruz. Sıcak havalarda, engebeli arazilerde şehrin kültürüne ve tarihine hizmet eden Tüzün, 23.10. 1976 tarihinde vefat etmiştir. Ruhu şâd olsun.