ABAYLAR
Aksaray
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.02
  • EURO
    35.01
  • ALTIN
    2419.0
  • BIST
    9618.83
  • BTC
    69294.62$

YEMEN VE ANADOLU -1-

05 Aralık 2018, Çarşamba 09:14

Kabe’nin sağında kaldığından “sağ taraf, sağ yandaki” anlamında “Yemen” denilen bu ülkeden bahsedildiğinde “Yemen bizim neyimize?” diyebilir miyiz? Daha doğrusu Yemen’de yaşanan insanlık dramına, açlıktan ölenlere kayıtsız kalabilir miyiz? 2015’ten beridir iç savaşın yaşandığı, Arabistan ile İran’ın kavgasının ortasında kalmış Yemen’e gözümüz kör, kulağımız sağır olabilir mi?

Arap baharı denilen süreçten etkilenen ülkelerden birisi de Yemen’dir. Hatırlanacağı üzere uzun süre Yemen’i yöneten Ali Abdullah Salih’e karşı isyan çıkmış, sonrasında cumhurbaşkanlığına düzenlenen bir saldırıda yara almıştı. Akabinde tedavi için Arabistan’a gitmişti. Mesele bitmiş miydi? Tam tersi oldu ve olaylar daha da karıştı. En çok korkulan şey oldu: İç savaş çıktı!

Dışarıdan birisi saldırsa halk birleşir elbette. Kaybetseler bile kazanırlar. Ama halk birbirine girerse bu defa her hâl ü kârda kaybeden kendileri olur. Akan her kan, dökülen her göz yaşı felaket olur o ülke için. İşin en ilginç taraflarından birisini yeri gelmişken ifade edeyim. Yemen için “Arabia felix” yani “mutlu Arap ülkesi” deniliyor. Daha doğrusu kitaplarda yazıyor bu ifade. Yemen tarih boyunca mutlu olmamıştır denilse galiba yanlış olmaz. Bir memleketin ismiyle cismi arasında bu kadar tenakuz olur mu? Oluyor işte! Nerede “mutlu Yemen” nerede “ölüme terk edilmiş mutsuz Yemen!”.

Dünyanın gözü önünde bu acılar yaşanırken, evladının gözleri önünde ölümünü seyreden anneyi herkes görürken gözünden tek damla yaş akmayanların gözü kör olsun. Kahredici bu zulme boyun eğip göz yumanların ve hatta daha fazla leş olsun da akbabalar doysun diye çabalayanların belasını Çalap versin! Daha çok şey yazarım yazmasına da öfkeme gem vuramam diye cânileri Allah’a havale ederek Anadolu ile Yemen’in bağlantısını anlatmak istiyorum.

Evvela şunu peşinen ifade edeyim ki Anadolu yani Türkler her zaman mazlumun yanında olur. Herhangi bir ülkede yaşanılan problemin kaynağı kendileri de olsa yani yöneticilerinin yanlışından dolayı sorunlar olsa da orada acı çeken mazlumları zalimlere bakarak görmezden gelmez. Mazlumların, acı çekenlerin yanında olur. Dün de böyle olmuştur bugün de bu düşünce devam eder. Yarın da edecektir mazluma sahip çıkma fikri ve gayreti.

Bugün Yemen’de sadece açlıktan ölen sayısı 100 bine yakındır. Açlığın giderilmesi için Anadolu elinden geleni yapmak istiyor. Az önce de ifade ettiğim gibi kim olursa olsun eğer yardıma muhtaç birileri varsa yardımcı olmak isteyen Türkler Yemen’e, Yemenliler’e bakışı daha farklıdır. Bir gönül bağımız var çünkü Yemen’le.

Yemen denilince akla iki türkü gelir. Hele “Ah o Yemen'dir gülü çemendir, giden gelmiyor acep nedendir?” sorusu adamın ciğerini deler. Bundan başka bir de “Yemen bizim neyimize?” suali vardır ki cevap verebilmek hakikaten meseledir. İsmail Özden imzalı türkünün devamı şöyledir:

Yemen bizim neyimize

Şivan düştü evimize

Hep yavrular yetim kaldı

Güvenmeyin beyinize

Basma fistan kirlenirse

Başta leçek düğlenirse

Ya kimlere baba desin

Yetim yavrum dillenirse

Günden yanı soldu m'ola

Yerden yanı oldu m'ola

Yiğidimin ala gözün

Karıncalar oydu m'ola

“Bu Yemen’e yakılan ağıtların sebebi nedir?” diye 15-25 yaş aralığındaki gençlere sorulsa muhtemelen cevap veremeyeceklerdir. Tarihinden haberi olmayanların geleceği karanlıktır.