ŞAHİN BEY (2)
24 January 2024, Wednesday 09:09
Şahin Bey; “Fransızlar Antep’i esir edecek öyle mi ?” deyip köylerde nutuk söylüyor, sözleri alev gibi insanı yakıyordu. Kısa sürede iki yüz yiğidi etrafına topladı. Kilis yolunu kapatmıştı ve üç aydır Antep’e kuş uçurtmuyordu.
Şehirdeki Fransız garnizonu aç ve bitap; nihayet Kilis’ten 25 Mart 1920 sabahı Binbaşı Andrea kumandasında 8000 piyade, 200 süvari, bir batarya top, dört tank ve birçok otomatik silahla donanmış bir kuvvetin hareket ettiği haberi alındı. “Aman Şahin Bey düşmanı geçirtme!” diye haber geldi. Şahin Bey’de hemşerilerine haber gönderdi. “Düşman cesedimi çiğnemeden Antep’e giremez ”dedi. 5 Km.lik bir cepheyle saldıran düşmana ikiyüz adamı ile ilk gün altıbuçuk saat dayanmıştı. O gün çekildi. Ertesi gün yine saatlerce cenk edildi. Daha ertesi gün 28 Mart 1920’de yine dört saatlik cenk yapılmıştır. İki taraftan da cenahlar dağıldı, sonra kendi adını taşıyacak köprünün başına geldiği zaman yalnız kalmıştı. Tek başınaydı. Fakat köprüden geçmek isteyeni tepeliyordu. Tek adamın bir fırkayla cengi süngüyle delik deşik edilerek şehit edilinceye kadar sürdü. Söz vermişti. Düşman cesedini çiğnemeden Antep’e girememişti. Şahin’i “Şahan”, yapan halk şivesi onu kendi sesinin destanına aldı ve 100 seneden beri Gaziantep ufuklarından bir türkü yankılanıp durdu.
Şahin’i sorarsan kırk yaşında
Süngüyle vuruldu Köprübaşı’nda,
Çeteler toplanmış ağlar başında,
Uyan Şahin uyan gör neler oldu.
Sevgili Antep’e Fransız doldu.
Uyan Şahin uyan uyanmazmısın
Diz çöküp düşmana dayanmazmısın.
Fransız kuvvetlerinden bir Yüzbaşı olan Andrea Lefeura Lailan, Şahin’in şahadeti olayını “Querella Av Seinde Cilicie” adlı eserinde şöyle anlatıyor.
“Ben Antep'e girişi sağlamakla görevli birliklerden ikinci süvari bölüğünün kumandanı idim. Köprüyü geçmiş olsak Antep’e girmiş olacaktık. Ama olmuyordu. Bir avuç Türk Müfrezesi inanılmaz şekilde direniyordu. Kalbimizi hırs değil takdir hissi vardı. Bir ara gerilerden bağırdılar. ''Tamam Türklerin mermisi bitti.'' dediler. Herhalde bitmişti ki ateşi kesmişlerdi. Emniyet tertibatı almak gerekiyordu. Tam bu sırada köprü üzerine beş altı Türk fırladı. Başlarında genç bir adam vardı. Allah bilir ya ateş etmek istemedik. Yürüdük. Süngülerine davrandılar. Ne yazık ki savaşta kahramanları öldürmek gerekiyordu. On dakika sonra baştaki genç subay ve arkadaşları süngü çatışmasında hayatlarını kaybetmişlerdi. Antep’e erzak yetiştirdik. Ama o genç subayın hayali bütün Kilikya maceramızda bizi bir gölge gibi kovaladı.”
Antep savunmasında vatanı uğruna gözünü kırpmadan canlarını veren Şehit Şahin Bey ve silah arkadaşlarının ruhları şâd olsun.
Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Antep’e Gazilik Ünvanı verilmesinde göstermiş olduğu büyük fedakârlıkla vesile olan böylesine yürekli; ismi Antep’le simgeleşmiş bir insanın (Şahin Bey) ebedi istirahatgahı kendisine yakışır bir Anıt Mezar olarak yapılmış ve Şahin Bey’in adı ölümsüzleştirilmiştir.
Ben Antepliyim, Şahinim Ağam
Mavzer omuzuma yük,
Ben yumruklarımla dövüşeceğim,
Yumruklarım memleket kadar büyük...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.