KIRGIZİSTAN İZLENİMLERİ -3-
29 October 2025, Wednesday 16:49Sonraki gün sabah çok erken uyandık ve Issık Gölü’ne hareket ettik. Neredeyse dört saat süren yolculukta birkaç mola verdik. Kırgız çayı dedikleri sütlü çay ve katlama yedik. Yanında kaymak veriliyor. Kaymakları ülkemizdekilere göre biraz farklı bazılarına göre daha leziz… Tabi bu zevk meselesi o yüzden sizler tadınca ne dersiniz bilemiyorum.
Issık Gölü’ne vardığımızda manzaraya doyamadık. İnternette göl ile ilgili arama yapıldığında “Dünyanın en derin yedinci gölü olan Issık Göl, Doğu Kırgızistan'daki Tanrı Dağları bölgesinde yer almaktadır. Karla kaplı tepelerle çevrili olmasına rağmen asla donmayan bir endorjeik göldür. Bu nedenle adı Kırgız dilinde sıcak göl anlamına gelen Issık Göl'dür” bilgilerini okuruz. 1607 rakımlı ve 6.236 km2 alanı olan bu göl asırlarca yaşam kaynağı olmuş. Türkler için çok farklı bir yeri var. Issık Gölü’ne her Türk girmeli diye bir söz okumuştum ama biz ekim ortasında maalesef giremedik. Diz kapaklarımıza kadar girdik sadece… Kumsalına “Aksaray” yazmayı ihmal etmedim!..
Issık Gölü’nün balığı da artık avlanma yasağından dolayı yenilemiyormuş. Biz de bu lezzetten mahrum kaldık. Yol çalışmasından dolayı birkaç yere gidemedik. Yol boyunca birçok meyve gördük. Bu yıl biliyorsunuz ülkemizde zirai don olayı yaşandı ve birçok meyve olmadı. Kırgısiztan’da pek çok meyveyi gördük ve tadına baktık. (Yazımın birkaç yerinde yemeklerden, meyvelerden bahsettim. Canınızı çektirdiysem özür dilerim. Niyetim tabi ki farklı bir ülkenin gastronomisi, tarımı ve ziraatiyle ilgili bazı tespitleri aktarmaktır). Yine yol üzerinde Çolpanata’da bulunan petroglif müzesini gezdik. (Sonraki fotoğraf o müzenin girişindeki bir kaya resmini göstermektedir)
Karakol şehrine oldukça yaklaştık fakat yol çalışmasından dolayı maalesef Bişkek’e dönme kararı verdik. Zaten yol da epey uzun sürüyordu. Geç vakitte otellere girebildik. Bir gün sonrasında istirahat etmeye karar verdik. Ercan abiler Kazakistan’a gitmeye karar verdiler zira onların gezi için ayırdıkları süre benden 2 gün daha fazlaydı. Onlara yol açıklığı ve iyi gezmeler diledim. Ben de tek başıma Bişkek’teydim. Arkadaşım Özcan ile Manas Üniversitesi’ne gittik. Onun tanıdığı bir hocayı ziyaret ettik. Manas Üniversitesi’nin eğitimine, Türkçe öğretmeye ve öğrenmeye dair birçok konuda sohbet ettik. 10 küsur yılda üniversitedeki yaşanan bazı değişimleri de konuştuk.
Kırgızistan’da son günümü (17 Ekim 2025) daha iyi değerlendirmek için yakın mesafede bulunan Supara’yı ve yeniden Tanrı Dağları’nın gezdim. Beş günlük gezi benim için oldukça güzel geçti diyebilirim. Kısacası, imkanı olanlara tavsiye ederim.



Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.