AKSARAYI SEVMEK…
23 February 2025, Sunday 10:47İnsan şehrini sever. Bu çok tabiidir. Sever çünkü orada birçok hatırası vardır. Kimisi o şehirde doğmuştur kimisi o şehirde doymuştur. Her ne sebeple olursa olsun eğer insan kendisini o şehre ait hissediyorsa, o şehirle arasında bir bağ kurduysa elbette sever o şehri. Sevmeden yaşanmadığına göre bir şeyi değil pek çok şeyi sevmek elzemdir.
O (Aksaray) beni seviyor mu bilmiyorum ama ben seviyorum. O’na sevdiğimi belli ettim. O’nun geçmişini araştırdım. Saklı kalan güzelliklerini önce kendime daha sonra başkalarına anlattım. Gazete yazılarıyla, makalelerle, kitaplarla… Aksaray’ı sevdiğini iddia eden çoktur. İddia ise ispat gerektirir. Ben sevgimi ispatlamaya çalıştım. Hala da devam ediyorum. Sevginin sınırı da yoktur sonu da! İşte bu sebepten mütevellit sevgi kelimesinde geçmiş zaman ekini sevmiyorum. Ben sevgiye şimdiki ve geniş zamanı yakıştırıyorum.
Benim gibi düşünen çok olmasa da moralleri düzeltecek kadar var. Benim yazılarımı takip edenler bilirler ki Aksaray’ı seven, Aksaray’a hizmet edenlerin hayat hikayelerini yazdım. Bu konuda araştırmalarıma devam ediyorum. Bu güzel şehre hizmet edenler oldu. Bilinenlerin rahmetle yad edilmesi için ben elimden geleni yapıyorum. Biliyorum ki ahde vefa göstermek gerekir. Günümüzde de şehrini seven Aksaraylılar var. Hepsine selam olsun!..
“Nostalji Bahçesinde Aksaray Gezintisi” kitabımın arka kapağında da yer alan duygularımı yeniden paylaşmak isterim:
Aksaray çoğumuzun doğduğu ve birçoğumuzun da doyduğu ya da kendini buraya ait hissettiği memleketin adıdır. On bir bin yıllık Aşıklı Höyük; Anadolu’nun en eski kalesi Güvercinkayası; Asur döneminin en önemli ticaret merkezlerinden Acemhöyük'tür Aksaray. Hoşgörünün fresklere yansıdığı, serinliğinde ve selametinde insanların huzur bulduğu muhteşem Ihlara'nın adıdır. Selime'den, Yaprakhisar'dan, Mokisos ve Gelveri'den Kapadokya'ya özgürce bakabilmektir. Saratlı'dan Gaziemir'e, Çukurören'den Ozancık'a ve Erdoğdu'ya… Yeraltı şehirlerinin bağlantısıdır Aksaray. Athar'ın zirvesine gömülen Danişmend kumandanı Hasan Bey'in vasiyeti ve de ak sakallı, haşmetli bir bilge gibi bağdaş kurup şehri seyreden Hasan Dağı'dır… Selçuklu medeniyetinin mühürlerini ziynet olarak boynunda taşıyan kızın iffetidir. Aksaray, Kılıç Arslan'ın delikanlılığıdır. Selçuklu askerinin Haçlılar'ın suratına vurduğu yumruğun, böğrüne sapladığı kılıcın, gürzlerine aman vermeyen kalkanın, kâfirin oklarına geçit vermeyen miğferin adıdır. Aksaray kazanılan zaferlerin ardından pişirilen aşın, dağıtılan hoşafın adıdır. Aksaray Darü'z-Zafer'dir el-hâsılı. Girmesin diye düşmanlar, “Şehr-i Süleha olsun” duasıdır. Sultan Hanı'ndan Alay Han'a kadar korkusuzca ticaret yapabilmektir. Aksaray, Somuncu Baba'nın tevazusu, Yusuf Hakiki Baba'nın Muhabbetnamesi'dir. Vatanımızın tapusu mezar taşlarını barındıran huzur limanı Ervah'ın adıdır. Cemaleddin-i Aksarayî'nin Zinciriye Medresesi'nde okuttuğu derslerin, Zembilli Ali'nin dirayetinin adıdır Aksaray. Fatih Sultan Mehmed'in hemşehrisi, Sultan Bayezid'in arkadaşıdır. Sultan Veled'in gönlü, Karacaoğlan'ın Hasan Dağı türküsü, Hasan Rızaî Aksarayî'nin divanıdır. Eğri Minare'nin asla eğilmeyen, bükülmeyen tevhididir. Ulu Cami'nin muhteşem minberidir. Minberin nakışı; nakıştaki emeğin adıdır. Asırlardır kıymetini kaybetmeyen Taşpınar Halısındaki ilmektir. Kuva-yı Milliye'nin erzak depolarından biridir Aksaray. Cumhuriyetin ilk un fabrikalarından birini açan birlikteliğin, azmin adıdır ve de Azm-i Millîye atılan imzanın sahibidir… Aksaray, fakirin güzellikleri anlatmada kifayetsiz kalışıdır. Yüreklerin, bu şehir için aynı anda çarpmasının özlemidir.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.