HAMZA BABA KİMDİR? – 1 – “Kuyucu Murad Paşa’nın Şeyhi”
22 Eylül 2021, Çarşamba 09:17Ervah Kabristanı’nın yukarı-orta mahallinde, DSİ kanalının hemen yanında türbesi bulunan Hamza Baba kimdir?
16. ve 17. yüzyılın Aksaray entelektüellerinden hemşerimiz Mutasavvıf – Şair – Müellif – Müderris – Kadı Şeyh Seyyid Hasan Rızâyî Efendi, dönemin Aksaray’ı ve öne çıkan Aksaraylılarıyla ilgili eseri Nüzhetü’l-Ebrâr’da bizlere enstantaneler sunmaktadır.
Kitapta anlatılan dönemin Aksaraylılarından birisi de Rızâyî’nin baba tarafından akrabası olan Şeyh Hamza Baba’dır.
Âriflerin Kutbu Şeyh Seyyid Hamza Baba, 16. yüzyılın ikinci yarısı ile 17. yüzyılın ilk yarısında yaşamış Aksaray erenlerindendir.
Halvetî tarikatındandır ve Seyyiddir.
Yine aynı dönemde yaşayan Evliyâ Çelebi ise Aksaray’a geldiğinde Hamza Baba’nın türbesini ziyâret etmiş ve onun Bayrâmî tarikatından olduğunu söylemiştir.
Belki hem Halvetî hem de Bayrâmî’dir.
Bilinen 3 oğlu ve 1 kızı vardır:
Nüzhetü’l-Ebrâr’da Ali, Yusuf ve İbrahim adındaki üç oğlundan; Aksaray Şeriyye Sicili’nde ise oğlu Ali ile birlikte Ayşe adındaki kızından bahsedilmektedir.
Oğlu Seyyid Ali, Aksaray kadılarından ve müderrislerindendir.
Kanaatkâr ve cömert olduğu bilinen Hamza Baba’nın kapısı her gelene açıktır; Hamza Baba onları yedirir, içirir ve onlarla sohbet edip onlara iltifat eder.
Seyr-i sülûkunda onun kırk defa peş peşe halvete girdiği rivâyet edilmektedir.
Bâtın ilminde çok güçlü bir velî olan Hamza Baba, aynı zamanda iyi bir rüya tabircisidir.
Sen Hazret-i Peygamber’in Sana Uymasını İstiyorsun
Ulu Camii Vaizi Korukoğlu Şeyh Ahmed Efendi, bir gün rüyasında kendisini Hazret-i Peygamber (s.a.v.)’in meclisinde görür. Namaz kılmak ister. Hazret-i Peygamber (s.a.v.) de ona, “Ahmed, kalk bize namaz kıldır!” der. Ahmed Efendi imam olur ve Hazret-i Peygamber (s.a.v.) de ona uyar.
Şeyh Ahmed Efendi, uykudan uyanır uyanmaz Hamza Baba’nın meclisine gelir, rüyasını ona anlatır. O da: “Eğer müsaade edersen rüyanı yorumlayayım!” der. Şeyh Ahmed Efendi de: “Yorumla, senin yorumuna razıyım!” diye karşılık verir.
Hamza Baba rüyayı şöyle tabir eder: “Canım bu olayda senin Hazret-i Peygamber (s.a.v.)’e uymada tembellik ettiğin görülüyor. Sen, Hazret-i Peygamber (s.a.v.)’in sana uymasını istiyorsun.”
Hakikatte Şeyh Ahmed Efendi bir vaazında, bir meselede hata ederek Kur’ân’ı kendi görüşüne göre yorumlamıştır. Gördüğü rüya da bu hatasına delalettir.
Hamza Baba’nın rüya tabiri ile hatasını anlayan Şeyh Ahmed Efendi, bu hatadan dolayı tövbe edip çokça istiğfar eder.
Senin Gönlünde Üç Maksat Var
Abaza Mehmed Paşa isyanı sırasında Hamza Baba’ya Isparta’dan genç bir adam gelir ve rüyasını anlatır. Hamza Baba, rüyayı yorumlar: “Babacığım! Senin gönlünde üç maksat var: Birincisi, ticaret istiyorsun. İkincisi, siyasî bir kişilik olmak istiyorsun. Üçüncüsü, memleketine dönmek istiyorsun, çünkü sen ana babana eziyet ettin.”
Adam yorumu duyunca: “Sultanım, gerçek aynen dediğin gibi! Ben onları üzdüm çünkü onlar benim dışarı çıkmamı istemiyorlardı. Yaptığıma pişman oldum.” diye karşılık verir. Hamza Baba da ona; “Sana rüyanın tabirinden haber vereyim; Memleketine gideceksen şimdi geri dönmelisin, bir adım daha ileri gitmemelisin.” diye nasihat eder.
Müridi Vezîriâzam Kuyucu Murad Paşa
Hamza Baba’nın çok sayıda müridi vardır. Ancak bunlardan en meşhuru Kuyucu Murad Paşa’dır. Murat Paşa, Canbolatoğlu üzerine sefere çıktığı sırada Aksaray’a uğrayıp şeyhi Hamza Baba’yı ziyaret eder ve Hamza Baba’dan: “Efendim! Bizim için dua et de Allah, Sultan Ahmed Han’ın ülkesindeki bu seferi bize kolaylaştırsın ve bize fethi nasip etsin.” diyerek dua ister. Hamza Efendi de ona: “Hezimet de olabilir, zafer de. Hezimete uğradığında iki rekât namaz kıl, şu duayı yap, şu üç taşı üç yanına at ve kılıcını düşmanlarına çek, üzülme! İnşallah sen zafer kazanacaksın.” diyerek karşılık verir.
Hamza Baba’nın bu söyledikleri çıkar ve Murat Paşa da söyleneni yapar, nihayetinde İstanbul’a zaferle döner.
Zafer sonrası Hamza Baba, Sultan I. Ahmed Han tarafından İstanbul’a davet edilmiş ve Sultan’la görüşmüştür.
Hamza Baba – Sultan Ahmed karşılaşmasından, Hamza Baba’nın Aksaray’a ve Aksaraylılara olan bağlılığından ve Aksaray’da Hamza Baba’ya verilmiş bir lakaptan bahsedeceğim bir sonraki yazımda görüşmek üzere…