Birlik ve beraberliğimiz bu olsa gerek

Dünyada benzeri görülmeyen ülkemiz deprem alanında hemşehrilerimiz hayat mücadelesi verirken, deprem dışında olan vatandaşımızda yardım seferberliğine koşmuş ve halende koşmaktadır. Sen ne büyüksün aziz hemşehrilerim ve ülke vatandaşlarım. Ufak tefek farklı sesler çıksa da vatandaşlarımızın yüzde 99 u tek yürek ve tek ses olmuşlardır. Acıyı yaşayanlarla beraber acıyı yaşayarak o acılara ortak olmuşlardır.
Tenkit ve eleştiri en kolay iş ve lüzumsuzluktan başka değildir. Neden derseniz bu kadar 10 il, ilçe, kasaba ve köylerde deprem yaşamış. Bu illerde depreme yardım edebilecek insanlarda deprem bölgesinde olması nedeni ile onlarda bu acı içinde kalmışlardır.
Mevsim olarak kış şartları ve yağan yağmur ve kar bir tarafta. Yollar yarılmış ve uçmuş ulaşım durmuş. Bir anda her yere ulaşmak öyle kolay bir hadise değil. Ancak deprem dışındaki iller bu acıya yardım edebilir ama bu yardım zaman almıştır.
Elbette bu acı ve çaresizlik içerisinde şikayet eden ve sızlananlar olacaktır. Böyle bir günde herkes can derdine düşmüş vaziyette olması nedeni ile bu şikayet ve rahatsızlıklar gayet normaldir. Önemli olan bu açılan yaraların sarılması önemlidir.
Hele bunca binaların paket taş gibi ufanıp yıkılmasında bu işin müteahhitliğini yapan müteahhitler hakkında gerekli işlemler yapılmalıdır, yapılacağına inanıyorum. Eline geçen bizim ülkemizde müteahhitlik yaparak insanların canlarını hiçe sayıyorlar.
Bu iş ile ilgili kimler müteahhitlik yapabilir diye bir sınır getirmeli. Bir bakkaldan tutun sıradan insanlara kadar müteahhitlik yapıyor. Parası bol diye bir buçuk milyona daire satıyor ama ne kadar sağlam kim bakıyor ve kimler kontrol ediyor hiç bilinmez.
Acilen bir yasa çıkarılarak kimlerin müteahhitlik yapacağı belirlenirken, Belediyeler sorumlu olmalı ve yıkılan binaların hesabını Belediyeler vermelidir. Çünkü oturumunu Belediyeler vermektedir. Oturum vermediği evlere de oturma izni verilmemelidir.
Ülkemizin nerede ise her yerinde oturma izni olmayan yani müstakil tapusu olmayan binlerce bina vardır. Ruhsat vermemişin ama oturma izni vermişin oturuluyor. İlimizin nerede ise yüzde kırkının otura izni yok ama bal gibi oturuluyor.
Temeli yok, doğru dürüst atılmış çimento ve demiri olmayan bir çok bina var. Araştırılıp kontrol edilsin oturumu olmayan bir çok bina bulunmaktadır. Bunlara acilen tedbir alınmalıdır, bunlar Cumhuriyet kurulandan bu yana vardır ve devam etmektedir.
Hemşehrilerimiz bu acılı depremde seferber olarak yardımda yarış yapmıştır. Yapmaya devam ediyor, önemli olan kullanılmış eşya gönderilmemeli. Tabi bizim bu sıkıntımızdan istifade eden iç düşmanlar kadar dış düşmanlarda az değildir. Kimisi elini taşın altına koymak yerine deprem üzerinden siyaset yaparken, kimisi yağmalama yapıyor, bunlar azınlıktadır.
Bir deprem bölgesi hemşehrimizin çektiği görüntüden dinleyip izlediğim konu dikkatimi çekti sizlere de aktarmak isterim;
“Deprem bölgesinde skandal girişim! Çinliler depremzedelere para teklif etti... Sebebini duyan şok oldu KAHRAMANMARAŞ — Türkiye deprem için seferber olurken bölgede yer alan bazı yabancı güçlerle ilgili skandal iddialar geliyor. Son olarak Çin Devlet televizyonunun depremzedelere Türkiye için olumsuz konuşmaları yönünde para teklifi yaptığı öne sürüldü. Türkiye'deki deprem felaketinin bilançosu her geçen saat artarken bazı dış mihrakların sinsi adımları devam ediyor. Ülkede bulunan bazı yabancı medya kuruluşları Türkiye aleyhine küstah kara propagandalara başladı. Son olarak depremzede olan bir vatandaş, Çinli devlet televizyonu tarafından kendisine para teklif edildiğini söyledi. Vatandaş yaptığı açıklamada, "Adamlar buraya geldi. Buralara baktılar. Bize çok üzgün olduklarını söylediler. Çin Devlet televizyonundan gelenler bize "AKP'li misiniz?" diye sordu. Bize bir şeyler söylememiz için para uzattılar. Hükumet aleyhine konuşmamız için bize para teklif ettiler. Biz de kovduk" dedi.
Ben bunu bizzat dinleyip izledim. Mesele siyaset ve kişileri eleştirme zamanı değil dış güçler bizi parçalamak için depremi bahane ederken, bizler birbirimize daha çok bağlanıp sarılmalıyız. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın ve bizleri birbirimizden ayırmasın.