Burası dağ başı değilmiş
28 Ocak 2019, Pazartesi 09:51Okurlarımın hatırladığı üzere bir önceki yazımda “burası dağ başı değil” başlıklı bir yazıyı kaleme almıştım. Yazımdan sonra ve bazı şikayetler üzerine “ Aksarayhaber68” ismi ile sahte bir sosyal medya sitesi açarak Ak Parti Milletvekillerine, Belediye Başkanı Yazgı’ya, Belediye Başkan adayına, il teşkilatına ve Milletvekili adayı olmuş bazı kişilere iftira dolu paylaşımlarda bulunan birisi Emniyet Müdürlüğümüzün titiz bir çalışması sonucu Perşembe günü yakalanarak göz altına alınarak sorguya alınmıştır.
Bu şahıs ile ilgili detaylı bilgi vermem henüz devam eden soruşturmanın selameti açısından doğru olmaz. Ama ben bu konunun takipçisi olacağımı hatırlatmak isterim. Sadece şahısla ilgili bir kaç ufak detay verebilirim. Şahsın tüm bilgileri elimde bulunmaktadır.
Sultanhanı ilçemizde görev yapan ve bir okulda idarecilik yapan eğitimci birisi. Hatta ilçede eğitimle ilgili bir sendikanın ilçe başkanı H. Ö. İsimli bir eğitimci. Tabi soruşturma devam ediyor, arkasında kimler var bunlarda gün yüzüne çıkacaktır.
Düşünebiliyor musunuz bir eğitimci milletin seçtiği ve devletin temsilcisi bir vekile ağza alınamayacak şekilde terbiyesizce iftira atıyor. Attığı iftira yenilir yutulur cinsten değil. Bir başka adayın eşine tesettürle ilgili terbiyesizce saldırıyor.
Belediye Başkan adayına Evren beye saldırıyor. Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı’yı PYD ve Fetöcülükle suçluyor. Aynı şekilde eski Belediye Başkanı Nevzat Palta’yı yine Fetöcülükle suçluyor. Parti teşkilatını ise çok ağır ithamlarla suçluyor.
Elbette bu sorgu esnasında bunları ispat etmesi lazım. Hem de Facesine girdiğimde hangi sendika başkanı olduğunu ve hangi partili olduğunu açık ve alenen yazıyor. Anlaşılıyor ki Ak Partiyi kötüleyerek taraf olduğu siyasi görüşe destek olmaya çalışıyor.
Ben mensup olduğunu yazdığı parti yetkililerinin bu yazılanları tasvip ettiğini düşünmüyorum. Temsil ettiği sendikanın bu düşünceleri savunduğunu da düşünmüyorum. Ama aklı başında bir eğitimcinin nasıl böyle bir yanlışa düştüğüne hala aklım ermiyor.
Aynı şahıs açtığı sahte sitesinde Aksaray’ı fuhuş yuvası olarak lanse ediyor. Paralı zenginlerin üniversiteli gençlerle beraber olduğunu Emniyetin uyuyup uyumadığını sorguluyor. Aynı şekilde eğitim camiasını da töhmet altında bırakarak zan altına sokuyor.
Hem de diyor ki, ben bir Akp’liyim ve fetöcüde değilim diyor. Facesine bakınca Ak Parti ile hiç alakası yok açıkca hangi partili olduğunu çekinmeden yazıyor. Bunun gibi ben AKP’liyim ama diyerek Ak Partiye sallayan çok sahtekar biliyorum.
Bu ahmak gibi kendisini gazeteci gibi lanse ederek sevmediği ve hoşlanmadığı kişilere söven ve iftira edenleri biliyorum. Hatta gazeteciliğin G’si olmayan bu insanlar bazı daire müdürlerini bile etki altına alarak adam tayini yaptırabiliyorlar. Bende geçen adam hesabına almadığım birisini verdim mahkemeye yakında hakim karşısına çıkacak.
Sosyal medyadan bir sahte hesap açarak ona buna sallayanlar bulunmaz diye bir şey yok. En güzel örneği bu arkadaş gibi bir günde ağa düşmesi. Adam bir sahte hesap açıp bazen benim yazılarım altına mesaj yazarak başkalarına hakaret ediyorlar, bunları artık kopyalayıp saklıyorum, gerekli mercilere vereceğim.
Benim en çok takıldığım kimsenin özel hayatı ve kişiliğine sosyal medya üzerinden iftira ile saldırılamaz. Bunlara kurum ve kuruluşlar pirim vermemeli. Bir yemek ve davete gazeteci çağırırken hakikaten gazetecimi değil mi kardeşim isim alarak çağır. Bazılarını da biliyorum üç kuruş cebine koyduğu kişiler sosyal medyadan istediğine sallayamaz.
Uzun lafın kısası artık herkesin namusu şerefi pazarda değil. Herkes yaşamına ve yaptığına dikkat etmeli. Üç kuruşluk insanları adam yerine koymamalı. Sesimi çıkarmıyordum ama bundan sonra sahtekar ve dönekler karşılarında beni görecek.