CESARET

Siyasette cesaret ne getirir ne götürür bilinmez.

1950 de Demokrat Parti İl Başkanı ve sonra belediye başkanı seçilen Osman Kavuncu vardı.

Kendisi 45 kiloydu. Hem de kamburdu.

Bir pazar günü Kayseri Valisi makam arabası ile çocukları ve eşi de beraber pikniğe gidiyorlardı.

Osman Kavuncu Vali’nin makam arabası önüne kendini attı.

Benim cesedimi tepeleyip öyle gidersin pikniğe.

Devletin arabası ile gidemezsin.

İn aşağı dedi.

Vali arabadan indi. Yaya olarak evine döndü.

Bana göre Osman Kavuncu yanlış yapmıştı.

Ve fakat bu jest halkın hoşuna gitti.

Bir genel seçimde Osman Bölükbaşı mebus seçildi.

Evvelleri bir kambur mebus daha vardı mecliste.

Karaosmanoğlu yanlışlara cesaretle dikilirdi.

Osman Kavuncu da öyle idi.

Başbakan Adnan Menderes

Bir kamburdan kurtulduk başka bir kambur geldi başımızın üstüne diyerek sızlanmıştı.

Ancak Başbakan Adnan Menderes kambur dediklerinin cesaretine saygı gösterseydi, akıbeti darağacı olmazdı.

Bizim demokraside milletin vekilleri Genel başkanlarının kayıtsız şartsız emrinde.

Otur otur, kalk kalk.

Böyle olunca da bir kanun layihası mecliste görüşülürken milletvekilleri vicdan rahatlığı ile parmak kaldırmıyor.

Genel başkanlarının dediği oluyor.

Eğer bir karşı çıkan olsa hemen fişlenir bir dahaki seçimde aday gösterilmez.

Korkulan bu.

Bakın günlerdir gündemden düşmeyen mayınlı arazinin temizlenmesi var.

Türk halkı bu değerli binlerce arazinin İsrail’e kaptırılmasından korkuyor.

Zira İsrail direkt ihaleye girmese de Türk ortaklar bulup dolaylı şekilde bu araziyi 40 yıl ekip biçecek.

Sonra da dünya siyaseti ne getirir ne götürür bilinmez.

Bir de bakmışınız İsrail bu topraklara sahiplenmiş.

Tıpkı Filistin’de olduğu gibi geliniz eşeği sağlam kazığa bağlayalım

Diyen yok.

İsrail kadar olamıyormuyuz

Bu mayınları biz temizleriz.

Mehmetçik döşedi bu mayınları.

Gene Mehmetçik toplar bu mayınları.

Bu hususta uzman olan Mehmetçik kendi göbeğini kendisi keser.

Hem de bu mayınlı arazi sahipleri istimlak parası falan almadan bedava vermiştir.

Şimdi ise bu arazi sahiplerine geri dönmelidir. Devletin olanları da topraksız köylüye dağıtılmalı.

Buna hiç kimsenin diyeceği olmaz.

Kalın sağlıcakla...