Enflasyonu düşürmeniz için bir yerde paranız mı var

Şu enflasyon krizini bitirecek varsa onun arkasından gidelim de şu beladan kurtulalım. Kimse ben iktidara gelirsem şunu şunu yapar ülkeyi iç ve dış güçlerin baskısından kurtarırım. Vatandaşımı şu pahalılıktan kurtarırım diyen yok. Herkes basıyor narayı, ülke batıyor, vatandaş zam ve pahalılıktan inim inim inliyor demenin dışında kimse bir alternatif sunarak insanları inandıramıyor. Sadece felaket tellallığı yapıyor.

Pazar Pazar gezerek patates ve soğan göstererek pahalılık propagandası yapıyor. Bunu muhalefet yaparken tamda yerinden vurmaya çalışıyor. Ama ben iktidara gelince bu enflasyon ve pahalılıktan vatandaşı şu şekilde kurtaracağım demiyor.

Geçtiğimiz günlerde yoğun karın yağdığı bir günde gazetede oturuyoruz. Sevgili dostum Aksaray İyi Parti Milletvekilimiz Sayın Ayhan Erel ziyaretimize geldi. Siyaset ve ülke meseleleri ile sohbet etme imkanı buldum.

Ayhan Bey benim kadim bir dostum ve lafımızı esirgemeden konuştuğum bir vekilimiz. Köyde sıkça kaldığımdan başladığımız sohbetimiz Televizyon programlarına geldi. Tamda yeri gelmişken kendisine merak ettiğim bir soruyu sormak istedim.

Ayhan Beye sordum, “ kardeşim şu televizyonlara çıkıyorsunuz, gerekse mecliste hayat pahalılığından dem vurup eleştiri yapıyorsunuz. Millet ittifakı olarak acaba bir yerlerde para deponuz veya tırlar dolusu birikmiş paranız mı var? Siz iktidara gelince birden enflasyonu sıfırlayıp bizleri rahatlatacaksınız” diye sordum.

Tabi Ayhan Bey gülerek gözüme bakıp cevap verdi, “ Erdoğan Bey biz iktidara gelsek pahalılığı normal seviyeye getirmemiz için en az iki seneye ihtiyaç var” dedi. Ben en azı bir beş yıl iktidar dönemi olarak sayarım. Kısacası kimsenin ülke enflasyonunu düşürecek sihirli değneği ve bir yerlerden bütçeye koyacak parası yok.

Elbette muhalefet iktidarı eleştirmek için mutlaka vatandaşın zayıf yönlerini yakalayarak eleştirerek halkın nazarında puan kazanmak isterler. Ama iktidar partisi milletvekili verdiği sözü tutmak zorunda. Muhalefet milletvekili ağzına geldiği gibi konuşur. Vatandaş bir şey istediğinde, “ ben muhalefetim yapamam iktidar milletvekillerine git” diyerek topu auta atar.

Dolayısı ile hiçbir iktidar zam yaparak vatandaşına zulüm etmez. Şu korona belası olmamış olsa idi bu gün çok şeyler dengede olurdu. Dün bir araştırma sonucuna baktım, korona dolayısı ile vatandaşın toplu taşıma araçlarını kullanmayıp özel araçlarını kullandıklarını okudum. Yani buda şunu gösteriyormuş akaryakıt tüketimi arttığı için fiyatlarda artıyormuş.

Buda sadece bizim ülkemizi değil tüm dünyayı etkilediğini söylüyorlar. Dün akşam bir hasta ziyaretine gitmiştim, orada gurbetçi bir vatandaşımız vardı kendisine sadece bir paket sigara parası kaç lira diye sordum. 7 Avro olduğunu söyledi, yani TL. ile 90 TL.

Aldığın maaş kaç lira diye sordum, 2000 Avro diye cevap verdi. Sonra anlattı, “ evinde kira ise Türkiye’den çok kötüyüz. Para değeri yüksek olduğu için size göre çok iyi yaşıyoruz zannediyorsunuz. Türkiye hayat şartları Avrupa'dan çok çok iyi dedi.

Burada şunu demek istiyorum, ülkemizin şu aşamada sıfır enflasyon ile yaşatacak bir siyasetçi olduğunu düşünmüyorum. Bunun aksini söyleyen ve alternatiflerini sunan bir siyasi lider çıksın bende dahil hep birlikte arkasından gidelim. Burada geleceği bilmeyen vatandaş parasını yastık altında tutuyor ve para dönmediği için esnafımız ekonomik olarak sıkıntıda.

Ülke olarak dış düşmanların baskısı ve etkisinden kurtulduğumuz zaman bu belayı o zaman üzerimizden atarız. Ama ne hikmetse bakıyoruz ülkede dün sağ sol kavgası ile düşman olanlarla, Ak Partiye ihanet edersem diye yemin edenlerinde aralarında bulunduğu altı siyasi parti ve birde HDP bir olmuşlar hükümeti yıkmak için uğraşıyorlar. Ülkeyi düşünen ne gezer. Vatandaşı düşünen kim? Bu hesapları elbette vatandaş görüyor ve vatandaş eskisi gibi değil her şeyi biliyor.