Hatasız bir şekilde suç işlemeyen var mı?

Ben çok masum ve suç işlemem diyebilecek bir kişi varmıdır? Kimse bunu söyleyemez, suç işlememek sadece Allah’a mahsustur. Bir insan suç işlemiyorum diyorsa kendinin ilahlaştırmış olur. Allah korusun bu da o insanı küfre götürür. Günahsız bir insan olduğunu söylemek ve kendisinin çok temiz olduğunu iddia eden yalan söylüyordur.

Sahabe döneminde bir Müslüman az ve ya çok miktarda hırsızlık yapıyor. Sonra bu yaptığı işin günah ve hak olduğunu düşünerek Hz. Ömer’e gelerek hırsızlık yaptığını söyleyerek, “ ya Ömer yaptığım işi size itiraf ediyorum, gereken ne ise yapın” der.

Hırsızlığın cezası nedir, hangi eli ile yaptıysa o elin kesilmesidir. Şimdi böyle bir durum herhangi birimizin başına gelse suçumuzu itiraf ederek kolumuzun kesilmesini isteyebilirmiyiz? Hiç bir kimsenin bu durumda bunu isteyeceğini zannetmiyorum.

İnsan hayatı hatalar ile dolu olan bir yaşamdır. Önemli olan yapılan hata ve günahlarımıza tövbe etmektir. Bir daha bu yapılan hatayı tekrarlamamaya özen göstermektir. Eğer bu karşı tarafa hak geçirdi ise ondan helallik istemektir.

Kuran ve sünnet üzerinde yaşamaya ne kadar çalışsak da, hata ve suç işlemeye insan oğlu müsaittir. Yalan söylemek bir suç değil mi? İnsanları aldatmak ve sözünde durmamak bir suç değilmidir? İnsanları güvendirmek, yapmadığı bir konuda karşıya güven vermek bir suçtur.

Bunu aile efradımızdan tutun, etrafımızdaki inasanlara ve topluma karşı sürekli işlenen suçlardır. İnsanları kandırmak ve aldatmak yalan değilmidir? Bu da toplumu bırakın dinen bir Müslüman olarak suç değilmidir?

Kendimiz için istemediğimiz bir durumu başkası için yapmak suç değilmidir? Komşunun komşuda hakları var iken komşumuzu rahatsız ettiğimizde bu bir suç değil mi? başkasının hakkı olan geçiş yerini kapatmak bile bir hak değilmidir?

Bırakın haksız kazançları, başkasının hakkını vermemek veya çalıştırdığı işçisine haksızlık yapıp emeğinin karşılığını vermemek bir suç değil mi? aracınızla geçerken yaya üzerine su sıçratmak bile bir haksa bu da bir suçtur.

Büyük günah işleyenlerin suçu zaten bellidir. İnsanlar zaten iman ve itikat sahibi olduğunda yaşamına dikkat eder. Suç işlerken bana zorla suç işletti mazereti arkasına sığınmanın bir anlamı olmasa gerek.

Karşındaki insan haksızlık yapıyorsa, sen onun durumuna düşmemen lazım. O zaman haksızlık yapan insandan farkın ne olur? Aldığın bir emeğin karşılığı ne ise vermiyorsan ona haksızlık yapmıyormuyuz? Eğer emeğin karşılığını vermiyorsan suç işlemiyormusun?

Dinimize göre yerine getirmekle yükümlü olduğumuz hakları Allah hakları ve kul hakları olarak iki kısımda ele alabiliriz. Allah’ın hakları O’nun emir ve yasaklarına saygı göstermek ve yapılması emredilen ibadetleri yapmaktır. Kul hakkı denince insanlar arası ilişkilerden doğan haklar anlaşılmaktadır. Bu hak, daha çok insanın canı, bedeni, namusu, onuru, dinî inanç ve yaşayışı gibi konulardaki kişilik haklarıyla, malına ve aile fertlerine ilişkin haklardan oluşmaktadır. Kul haklarının çok geniş bir yelpazesi vardır. Kamu görevleri, hısımlık ve akrabalık, komşuluk, işçi-işveren ilişkileri bu konuda çok hassas alanlardır.

İnsanların kişilik haklarına saldırmak, onları küçümsemek, verilen sözlere ve dostluklara bağlı kalmamak, ölçüye ve tartıya özen göstermemek, adaletli davranmamak, yalan söylemek, rahatsız edici biçimde yüksek sesle konuşmak, çevreyi kirletmek, gıybet etmek, trafikte kural ihlali yapmak, bakımsız araçla yola çıkmak, yemek kokusuyla komşuya eziyet etmek ve daha pek çok konu kul hakkına girer. (Buharî, “Mezâlim”, 10)

Görüldüğü üzere bu durumda suç işlemeyen insanın olması mümkün değildir. Kimse suçsuz değildir. İşlediğimiz suçlardan dolayı mutlaka tövbe istiğfar etmeliyiz.