HONURAF
27 April 2025, Sunday 16:40Coğlakının ağzında Ozan apartmanı yerinde iki katlı kerpiç evde Aksaray’ın ilk eczacısı Vasıf Bey otururdu.
Eczanesi de kütüphane böğründe yıkılıp parka katılan bir evin zemin katı idi.
Halk eczanesi sahibi, şen şakrak, bağrı yufka ve bilhassa fakir halkın babası idi.
Başım ağrıyor, karnım ağrıyor diyen eczacı Vasıf Bey’e gelirdi.
Dibek işi ilaç yapar sigara kağıdına sarraf terazisinde tartar yemekten sonra akşam ve sabah su ile birer tane yut derdi.
O zamanlar hükümet tabibi papyon kravatlı Eşref Bey vardı.
Bir de 20 yataklı memleket hastanesinde dahiliyeci Koca Cemal vardı.
Vasıta ne gezer.
Fayton bile daha icat olmamıştı. Mahalle sonunda olsa hasta muayenesi için yaya giderlerdi.
İki buçuk lira idi doktor muayenesi.
Vatandaş sıtma, verem ve zatürreden kırılırdı.
Hey gidi günler hey.
Balkan harbi, birinci dünya harbi ve İstiklal savaşında yorgun düşen Osmanlı, Haçlının iftiracı eziyeti ile başını kaldıracak vakit bulamazdı.
Koskoca Osmanlı imparatorluğu dağıtılmış küçük Asya, Anadolu da yedi düvelin istilasına uğramıştı.
Allah’ın bir lütfu olan Mustafa Kemal Paşa’nın dehası şu Türkiye Cumhuriyetini kurdu, Türk’ün onurunu kurtardı.
Allah rahmet eylesini çok çok haketti Atatürk.
Haydi Irak’da bir Atatürk çıksın da Haçlı işgalinden kurtarsın.
Gönül bunu ister.
Velakin yok işte.
Baba adam eczacı Vasıf Otyam akşam önü evinin avlusundaki köşkte çilingir sofrasını kurar kafa dumanlandı mı 130 kiloluk bedeni ile zil takıp oynardı.
Tabi halkın honuraf dediği taş plak döndükçe gramofonda çıkan ses ve türküler aşka getirir Vasıf Bey’in otuz okkalık göbeği ile fırfır dönerdi.
Biz de çocukken duvara örülür bu güzel sahneyi seyrederdik.
İşte eczacı Vasıf Bey sayesinde Aksaray ilk gramofona merhaba dedi.
Baba adam hayır ehli Vasıf Bey’i rahmetle analım.
Kalın sağlıcakla...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.