AH ŞU GÖZLER
17 Kasım 2022, Perşembe 11:26Alman Harbi dediğimiz ikinci cihan savaşında,
Hasandağı yöresinden kaçak kestikleri meşe odununu eşek sırtında şehre indirip sokak aralarında korka ürke satan perişan giysili insanları gördü bu gözler.
Hele köy kadınları...
Bazen, sırtında sarılı bebesi ile,
Ayağında yarım çarık ya da çorapla,
Kar ve buz üzerinde dolaşa dolaşa,
Orman memuru ya da Jandarma görmeden satayım çabası yürekler acısı idi.
Buğday karaborsa ve ateş pahası.
Azmi Milli Un fabrikasından bir iki çuval kepeği alabildilerse ne mutlu.
Harman boğazında ve her yerde,
Yığın yığın açıkta buğdaylara dokundurmak kimin haddine.
Eski hamamda dolu olan buğdayı bir torba çalan biri yakalandı da iki yıl hapis yattı.
Almanların Yunan ve Bulgar topraklarından top sesleri Edirne’den duyuluyordu.
Türkiye beş yüz bin askerini silah altında tutuyordu.
Bir saldırı ve savaş ihtimaline karşı,
Ordunun erzakı diye depolanmış buğdaylar açıktaydı.
Kar ve yağmur altında aylardır bekletildi.
Çürüdü.
Eski hamamın yanından geçilmez oldu kokudan.
Ah şu gözler neler gördü neler.
O günleri hatırladıkça,
Bu günlerimize şükrediyorum;
Haçlı, Türkiye’deki bu refahı kıskanıyor,
Fitne fesat ile bizi içten yıkmak istiyorlar,
En son da bölücü PKK yı örgütleyen Avrupa ve Amerika, Türkiye’yi param parça etmek istiyorlar.
Tıpkı, Osmanlı’ya yaptıkları gibi.
Yiğidin harman olduğu Anadolu’nun insanları,
Sevgili kardeşlerim.
Aman ha aman birlik ve beraberliğimizi bozmayalım.
Sıkılmış bir yumruk halinde dimdik ayakta duralım.
Kalın sağlıcakla...