ASMA ALTINDA
07 April 2025, Monday 06:00Bir vakitler Amasya’ya yolum düştü.
Ormanlık dağ arasındaki evlerden gelen keman sesleri dikkatimi çekti.
İki dağ arasında küçücük bir il olan Amasya hayatın tadını çıkarmakla birinciydi.
Kaynak suları boldu.
Her evin önünde bir havuz.
Ve havuzun üzeri üzüm asmasıyla fevkalade bir dinlenme yeriydi.
Havuz başında üzüm salkımlarının sarktığı bu güzel manzarada hanımeli, sarmaşık, gül ayrı bir güzellik veriyordu.
İkindi çayı adet olmuştu.
Komşu komşuya misafir olurdu.
Ben hep düşündüm.
Aksaray daha da müsait.
Niye havuz başlarında
O sarmaşık çiçekler arasında bir yudum çayın keyfini çıkarmıyoruz diye kendimi suçladım.
Yaşamın da bir tadı olmalı.
Sevmek ve sevilmek olmadı mı yaşam çok yavan geçer.
Ot gibi gelirsin ot gibi gidersin.
Sevgi insanın gönlünü hoş eder.
Stresi atar sağlıklı hayat fışkırır.
Miskin miskin oturmak yerine sevdiği işle meşgul olmak sağlıklı kılar insanları.
Şu bizim Kurtuluş üstündeki tepeler ardında binlerce dönüm arazi bir zamanlar bağ ve bostanla dolu idi.
Harap oldu gitti.
Asıl toplu konut yapılacak toprak orasıdır.
Kaç yazdım...
Devlet işi yapamadığına göre, parselizasyon yapın fakir fukaraya dağıtın,
Bakın o zaman nasıl günlük gülüstanlık olur.
Kalın sağlıcakla...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.