BAŞKAN GÖKTEN ALTIN MI YAĞDIRSIN

1954 Genel seçilerinde Belediye Başkanı rahmetli Ahmet Kadıoğlu mebus seçilmişti.

Halef olarak da belediye başkanlığına kendisi gibi mülkiyeli Sadi Uluırmak’ı getirmişti.

Evvelden belediye başkanını seçmen seçmezdi.

Belediye meclis üyeleri seçimi yapılırdı. Belediye başkanı da meclis üyeleri arasında biri olurdu.

Ya da meclis üyeleri dışarıdan birini belediye başkanı olarak getirirdi.

İşte 1954 de Sadi Uluırmak belediye başkanı olarak getirildi.

Sadi benim çocukluk arkadaşımdır.

Rahmetli bana bir gün dert yandı.

Sabah evden işe geliyordum.

Tahir Hoca camisi yanında önünde giden üç kişiden biri taşa tökezleyip yere yıkıldı.

Vay anasnı avradını diye acısını unutmaya çalıştı.

Ben de Küçük Coğlakı sokağına sapıverdim.

Dedi.

Ne yapabiirdim ki.

Teselli verdim Sadi’ye.

Rahatlattım.

Şimdilerde bakıyorum da bilhassa evine iki ekmek götürmekten aciz olanlarda,

Diplomalılar da,

Belediye reisi sayın Nevzat Palta,

Neredeyse;

Gökten altın yağdırsın diyorlar.

Acaba kendileri o hizmeti yüklenseler de bir baksan hallerine.

İyimser olalım iyimser.

Bir bildiğimiz varsa gidin Başkan Palta’nın yanına yanlışları ve doğruları ile hasbihal edin yardımcı olun.

Öyle eşek üstünde tabanca atmak bilgiçlik değildir.

Demokrasiye saygılı olmanın ilki,

Mili iradeye rıza göstermektir.

Eskinin şartları başka idi.

1940 lardaki belediye başkanı rahmetli Bayram Ali Gürün ay başında maaşlarını ödeyebilmek için ceza makinesini çalıştırmaya mecburdu.

 Merkezden belediyelere beş kuruş gelmezdi.

Hatta maliyede kendi yağı ile kavrulmak mecburiyetindeydi.

Başkan Bayram Ali Gürün zabıtası Bıyığın Şammas ile Helvacı Hüseyin’i yanına alır çarşı ve pazarları dolaşır kim ki kaldırıma tecavüz etmiş, şunu bunu koymuş ya da sandalyeyi atmış oturuyor.

Yaz bir mecidiye cezadan başlar.

Bıyık bak şu adam paltoyu omuzuna atmış giyinmemiş, yaz on kuruş ceza. Paltoyu soy cezayı getirsin ver.

Helvacı bak bak beynamazın biri duvara işiyor. Yaz bir mecidiye ceza kolundan tut belediyeye kapat.

Böyle böyle memur aylıkları tamamlanırdı. Şimdi imkanlar değişti.

Halk da belediye de maliyede rahatladı.

Ankara’dan nasibini alır oldular.

Kalın sağlıcakla...