Eskilin eğitimde yaşadığı güçlük
07 Mart 2025, Cuma 09:40Eskil İlçemiz, nüfusunun çoğunluğu tarım ve hayvancılıkla uğraşan bir bölge olup, bölge insanının çoğunluğu bildiğim kadarı ile Sultan 2. Mahmut döneminde iskan edilen Yörüklerden, Türkmenlerden oluşmaktadır. Koyunculukla uğraşan yöre halkı için Eskil merkezi , barındırdığı nüfus açısından yeterli otlak alanlarına sahip olmadığından, yarı göçer hayatını oluşturacak yaylacılık yada mezracılık hayatı başlamıştır. Yerleşik hayata geçmekle birlikte; sürülerin otlak alanlarına ihtiyacı neticesinde, Eskilin 86 adet yaylası oluşmuştur. Zamanla artan nüfusla birlikte yaylalar büyüyerek bir çoğu bağımsız köy olmuş veya bağımsız köy olmaya yaklaşmıştır. Otlak alanlarının azalması, tarla alanının çoğalması nedeniyle yaylalar yaz kış oturulur hale gelmiştir. Tarla tarımcılığı ağırlık kazanmış, yaylım hayvancılığı azalmış , bunu yerini besi hayvancılığı almıştır. Yarı göçer hayatı:Sultanhanı İlçemizle , Eşmekaya ve Yenikent Beldelerimiz dede Eskil’deki kadar olmasa bile kısmen mevcuttur. Eskil İlçemizin toprak alanı 1600km2 yani 16.000.000 dönüm(dekar) kadardır. Bu alan bu gün bir çok büyük şehir alanından daha büyüktür. Dağınık bir yerleşime sahip olan Eskil İlçesi beldelerine hizmet götürmek hem çok zor, hem de pahalıdır. Bir ucundan bir ucu 100 km yi geçen alana belediye hizmet götürmek zorundadır. Ancak, belediyenin İller Bankasından aldığı ücret ise nüfus oranına göre olduğundan çok yetersizdir. Bu nedenle, E skil yaylalarına çeşme suyu, ancak; elektriğin yaygınlaşmasından sonra gelebilmiştir. Elektrikte, 1980 li yıllardan sonra gelmiştir. Elektrik gelmeden önce aylanlı kuyulardan 60-70 mt. derinlikten kovalarla makaralı sistemle atla çekilerek ihtiyaç konusu su elde edilirdi. Bu su: içme, kullanma, hayvanların su ihtiyacı gibi konularda kullanıldığı için her gün kuyudan atla saatlerce su çıkarılmak zorunda idi. 1980 öncesinde tarım makinelerini saymazsak , bölgede tam bir iptidai hayat yaşanmakta idi. Bu şartlar içinde, Eskil insanının çocuklarını okutması mümkün değildi. İşte bu zorluklar nedeniyle önce Eskilde yatılı bölge okulu açılarak çocukların yatılı olarak okuması yolu açıldı. Zamanla büyük yaylalara ilkokullar açılarak çevredeki yaylalardan buraya taşımalı eğitim yolu açıldı. Eskil’in hem yaylalarda hem de merkezde ilk okul, merkezde Orta Okul; Lise hatta yüksek okul ihtiyacı bulunmaktadır. İhtiyaçlar çok fazla olmasına rağmen, bu ihtiyaçların çoğunu kamudan karşılamak mümkün değildir. Zira, bölgenin özel şartlarından kaynaklanan birikmiş devasa bir ihtiyaç bulunmaktadır. Bu ihtiyaçların bir kısmını Eskil halkından bağış alarak karşılamak mümkündür. Bunun için muhtarlıklar vasıtasıyla oluşturulacak heyetlerce toplu üretim bedellerinin ödendiği dönemlerde, vatandaşlardan alınacak bağışlarla bunların bir kısmını karşılamak mümkündür. Bakiye ihtiyaçlarında Eskil ilçesi ile birlikte Aksaray genelinde camilerde vatandaşlardan Cuma günleri ve dini bayram günlerinde toplanacak bağışlarla karşılanması için kampanya yapılması gerekir. Eskil İlçe merkezi ile birlikte yaylaların sağlık ocağı ihtiyacı da aynı şekilde sıkıntıdadır.
Yukarıda saydığım sıkıntılar nedeniyle Eskil ilçesinde Lise ve üstü tahsil yapan insan sayısı çok azdır. Bu gün mecburi hale getirilen 12 yıllık eğitimi tamamlamak Eskil şartlarında çok zordur. Ancak: açık liselerle vs bu ihtiyaç giderilebilmektedir. Eskil insanı çok zeki ve çalışkandır. Bu olumsuz şartlarda zorluk ve sıkıntı içinde Eskilde ortaokulu veya liseyi okuyan insanlardan, Doktor, Uzman Doktor, Mühendis,Yargıtay Savcılığı, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanlığı, Hakimlik , Devlette Genel Müdür seviyesinde görev alan bir çok insanımız olmuştur. Ancak: bunların sayısı nüfus yoğunluğuna göre çok azdır. Eskilde okullaşma oranı düzeltildiği taktirde, bir nesil sonra Eskil’in çehresi mutlaka değişecektir. Sulu tarımdan dolayı gelir seviyesi yükselen hemşerilerimiz; çocuklarını, Aksaray da Konya da, hatta ülkenin her tarafında en önemli üniversitelerde okutmaya başlamıştır. Eskil insanı eğitimin önemini anlamış ama olumsuz şartları düzeltmekte zorlanmaktadır.
Eskilin eğitim ve sağlık hizmeti ihtiyacı için gerekli olan okulların-sağlık ocaklarının inşaası, gerekli metaryellerin temini ve bölgede yetişmiş nitelikli öğretmenler ile doktor ve sağlık personelinin istihdamı için düzenli bir geliri olan dernek veya vakfa ihtiyaç bulunmaktadır. Bunlarla birlikte buraya atanacak personelin ev, sosyal tesis vb ihtiyaçlarının da giderilmesi şarttır.
Osmanlı döneminde bu günkü gibi devlet teşkilatı, sosyal güvenlik vs yoktu. Sosyal güvenlik:hayırsever vatandaşların kurduğu yemekhane, aşhane, şifahane gibi kurumlarla her konuda oluşturulan vakıflar sayesinde sağlanıyordu.
1980 yılından itibaren bölgede sulu tarıma geçilmesi nedeniyle büyük arazi sahibi insanlar büyük servetlere ulaşmış durumdadır. Bunlarla irtibata geçildiğinde hemşerilerimizin ne kadar hayır sever olduğu görülecektir. İmkan sahibi hemşerilerimizin yardımları sağlanarak bunlar israf ve heba edilmeden bölge ihtiyaçlarına kanalize edilerek bu darboğaz aşılmak zorundadır. Bunun için Başta Kaymakam, Belediye Başkanı, İlçe Milli Eğitim Müdürümüz el ele vererek hayır müessesesini harekete geçirmenin yolunu bulmalıdır. Eskil İlk Okulu Müdürümüz Fatih Ermiş beyin bu konudaki gayretlerini görüyor, taktir ediyor ve teşekkür ediyorum. Eskili ayağa kaldırmanın bundan başka yolu olmadığını düşünüyorum.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.