ÖLÜMSÜZ İSİMLER
12 Ocak 2023, Perşembe 11:19Bulgaristan’da,
Türk Talebeleri Cemiyet Başkanı rahmetli Ömer Kaşif Nalbantoğlu’nu anlatacağım.
Mapushanelere gir çık gına getirdi.
Öldürüleceğini sezdi.
Bir yolunu bulup gece karanlığında sınırı geçip Türkiye’ye sığındı.
Aksaray’a geldi.
Göçmen akrabalarının yanına sığındı.
Minnetsiz yaşama azmindeydi.
Yağlık ayçiçeği tohumu dolu heybeyi sırtladı.
Yaya olarak köy köy dolaştı.
Ayçiçeği ekimi için çiftçiyi teşvik etti.
Hasat vakti geldi.
Mahsulü satın aldı.
Siloların arkasındaki sanayi çarşısına yağ imalatı için küçücük bir imalathane kurdu.
Katıksız güzel çiçek yağını bir türlü yediremedi halka.
Aksaray dışına pazarlandı.
Olmadı.
Çiçek yağını bırak.
Zeytinyağını bile yemeye alışık değildi vatandaş.
Varsa da tereyağı yoksa da,
O da yoksa kuyruk yağı ile yemek yapılırdı.
Bu defa Ömer Kaşif Bey borç harç biçer döver aldı.
Adana ve Urfa taraflarında ekin biçti.
Aksaray mahsulü yetişince.
Biçerle ekin biçti. Tarımda teknolojinin öncülüğünü yaptı.
Ömer Kaşif Bey hayvancılık yapmak amacı ile Sağlık köyü yolu üzerinden 30 dekar arazi satın aldı.
Ortağına ektirdi biçtirdi.
Yaş bu, çoktan geçmişti.
Türk kahvesini yanından hiç eksik etmez.
Parkta, bahçede kaç gazete var.
Hepsini her gün ezberine alırdı.
Hastane köprüsü yanında. Milli Eğitim binası önünde iki katlı ahşap bir bina vardı.
Burası askerlik şubesi idi.
Eski bina hizmet veremez oldu. Yıkıldı.
Toprak Oteli böğründeki Osman Koç’un binasında kira ile oturan askerlik şubesi için, arsa aranıyordu.
Milli Savunma Bakanlığı.
Arsa sizden, bina inşası bizden.
Diye sıkıştırıyordu.
Aksi halde Aksaray Askerlik Şubesi Niğde’ye taşınacaktı.
Bütün sevkiyat ve askerlik işlevleri Niğde’den takip edilecekti.
Niğde eşrafı bunun böyle olması için de el altından çalışmalar yapıldığı duyuluyordu.
Hiç kimse arsasını verimkar olmadı.
Günler geçti. Duyarsızlık devam etti.
Bir de baktım Ömer Kaşif Nalbantoğlu gazetemin kapısına dikildi...
Mahir Bey! Yazıklar olsun Aksaray’ın mütegallibelerine.
Yüzlerce dönüm arsa üzerine oturmuşlar, Askerlik Şubesi için bir dönüm arsa vermiyorlar.
Fakir fukara vatani görevi için Niğde yolunu tepeliyecek.
Merhamet... Merhamet...
Ben veriyorum ne kadar arsa isterlerse. Lütfen yardımcı ol.
Kaymakam Tahsin Bilgen beyefendiye gittik.
Arzettik.
Takdir ve tebrik etti.
Askeriye ile temasa geçti.
Ömer Kaşif Bey arsayı hibe etti. Askerlik Şubesi bu arsa üzerinde hizmet vermekte.
Kirada oturan merkez jandarma karakol binası için arsayı,
Ve de bir nolu sağlık ocağı arsasının da Ömer Kaşif Bey hibe etti.
Kalan on dönüm arsayı da
Kimsesiz çocuklar yetiştirme yurduna bağışladı.
Üzerinde bir kuruş arsası kalmadı.
Zamanla yaş yetmişi geçtikten sonra, yalnız yaşadığı Kalealtında zemin de eski bir evde hasta yattığını öğrendim.
Gittim.
Hastaneye götürdüm.
Baştabip rahmetli Opr. Dr. Ömer Koç’a durumu arzettim.
Fevkalade bir anlayış gösterdi.
Tek yataklı bir oda da iki ay yatırıp ihtimamla tedavi etti.
Bir de baktım Ömer Kaşif Bey kocaman bir pasta paketi ile gazeteye geldi.
Mahir Bey! Daha evimin kapısını açmadan sana teşekküre geldim.
Beni yalnız bırakmadın.
Diye, kahvesini yudumlarken ağlamaya başladı.
Hasta yatağımda ben niye evlenip de çoluk çocuk sahibi olmadım diye gözyaşlarım pınar oldu.
Kendimi katiyyen affetmeyeceğim derken.
Teselli de bulundum.
4-5 yıl sonra yeniden hastalandı. Kanserdi. Kurtarmak mümkün olmadı
Ervah Kabristanlığında, Somuncubaba Türbesine giderken sağda, su kanalı kenarında cennet mekan yatıyor Ömer Kaşif Nalbantoğlu abimiz.
Her geçişte Fatihalar okurum.
İşte, vatanını ve milletini sevmek demek olan milliyetçilik bu.
Nur içinde yatsın.
Kalın sağlıcakla...