RENKLİ KİŞİLER -3-
24 Ekim 2022, Pazartesi 09:28Taşpazar’da rahmetli Ali Rıza efendi vardı.
Bir elli boyunda,
Foter şapka giyer,
Bastonla gezerdi.
Lise, Cumhuriyet ve Zafer okulları bahçelerinden geçen iğneci su arkının meravı idi.
Kendisinden iki üç karış uzun iki hanımı vardı.
Hayvancılık yapardı.
Hem de ekin eker biçerdi.
Kapısında yıllıkçı iki çiftçisi vardı.
Eskiden çalışarak helal lokma yemeye bakılırdı.
Şimdiki gibi tembellik paçadan akmazdı.
Ve de beleş geçinmek için alavere dalavere bilinmezdi.
Altı aylık Ali Rıza efendi 1940 larda çarşı da bir nolu hükümet caddesinde ilk tatlıcı dükkanının sahibi idi.
Rahmetli dellal İbrahim Dirican açılışa davet duyurusu yaptı...
Ey ahali... Duyduk duymadık demeyin. Memleketimizde altı aylık Ali Rıza Efendi bir nolu hükümet caddesinde ilk tatlıcı dükkanı hizmete giriyor. Bütün hemşehriler açılışa davetlidir.
Yarın Cuma günü saat onda bedavadan tulumba tatlısı yemeye buyur edilmektedir.
Tulumba tatlısı da nasıl olurmuş diye çarşı esnafı ve de duyanlar açılışa koşuştu. Elleri ile birer ikişer ağzına atanlar yarım saat içinde 50-60 kilo tulumba tatlısını bitirdiler.
Bir hafta aradan sonra bir kilo tatlı satılmayınca...
Vay deyyuslar vay...
Bedava sirke baldan tatlıdır.
Diye koşuştunuz.
Arkası gelmedi.
Tatlı yemeyi öğretmezsem bana da altı aylık Ali Rıza demesinler.
Hem de öyle oldu.
Dükkan küçük geldi.
Dört nolu hükümet caddesinde büyücek bir dükkana taşındı.
Yeğeni tatlıcı Şammas’a da tatlıcı dükkanını emanet etti.
Şimdi, rahmetli Ali Rıza emmi bir doğrulsa da çarşı ve mahallatı bir dolaşsa onlarca pastane ve tatlıcı dükkanını görse, diyeceği şu...
Vay deyyuslar vay...
Danayı bana güttürdünüz,
Hakı başkalarına verdiniz.
Rahmetli Ali Rıza emminin kabri nur olsun.
Kalın sağlıcakla...