SAVAŞIN SOĞUK YÜZÜ
19 Mayıs 2023, Cuma 09:271939 da patlak veren İkinci Cihan Savaşı,
Almanların kayıtsız şartsız yenilgisi ile 1945’de sona erdi.
Türkiye savaşa girmedi.
Onca sıkıştırmalara rağmen,
Almanlara dost, batılılara müttefik diye işi idare ettik.
Katiyen taraf olmadık.
Savaşa bulaşmadık.
Bulaşmadık ve fakat sıkıntılarından da kurtulamadık.
Ekonomisi dışa bağımlı olan Türkiye karaborsanın eline düştü.
Devlet dairelerinde toplu iğne bile sayı ile dağıtılırdı memura.
Dikiş iğnesi, tüfekli makara
Avrupa’dan gelmeyince karaborsaya teslim oldu piyasa.
Çiftçinin mahsulü % 10 devlet hissesi diye vergilendirildi.
Açık alanlarda buğday tınasları yığıldı. Kimse el süremezdi.
Eski hamama doldurulan buğday, kar ve yağmurdan çürümeye bırakıldı. Kokudan geçilmez oldu.
Hiç kimse o açlık devrinde el süremezdi.
Çocukları açlıktan kıvranan bir baba,
Gece yarısında bir çuval buğdayı çaldı diye, bir yıl hapis yattığı bir devirde,
Sıkımı hırsızlık yapsın biri.
Ekmek karneye bağlanmıştı.
Paran ile de olsa günde on ekmekle doyan aile, beş ekmekten fazla alamazdı fırınlardan.
Ankara halkı daha da perişandı.
Binlerce insan her gün başkanlık önünde toplanır,
Açız açız diye bağırırdı.
Balkona çıkıp halka hitap eden zamanın başbakanı doktor Refik Saydam...
Ekmek bulamıyorsanız bisküvidemi yok,
Deyince yuuuh sesleri gök kubbeyi yıktı.
Ertesi günü Cumhurbaşkanı
İsmet Paşa, başbakanlığa gelip halkı teskine çalıştı.
Açız... açız... Diyen binlerce vatandaşa rahmetli İsmet İnönü,
Sevgili vatandaşlarım...
Ben sizi aç bıraktım ve fakat evlatlarınızı yetim bırakmadım.
Deyince tısss...
Kafalar dank etti.
Onbinler sessizce dağıldı.
Gördünüz ya devlet adamlığını.
Toplum psikolojisini bilmek çok önemli.
Ağzından çıkanı kulağı işitmeyen siyasiler,
Bunun cezasını hem kendisi ve hem de milletine çektirir.
Kalın sağlıcakla...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.