TRAFİK SORUNU

Gurbetçi kardeşlerimiz;

Bu yıl da sizleri trafik derdi ile misafir edeceğiz.

Bundan şahsen ber çok üzüntü duyuyorum.

Bu cennet vatanımız buna layık değil fakat ümidimiz gelecek seneye.

Otuz yıl evvelinin başbakanı Sayın Demirel:

Her kapı önünde bir araba olmasını görmek istiyorum. Demişti.

Hangi bir araba...

On araba olan apartman önleri var,

Yollar iki taraflı işgalde,

Geç bakalım nasıl geçeceksen.

Şöyle düşündükçe;

Okta da var. Yayda da.

Diyesim geliyor.

Çarşı çevresinde lise, Kız Meslek, Zafer okulu bahçeleri bu yaz  da otopark olarak kullanılmasına müsade edildi.

Buna rağmen okul harcamalarında kullanılmak için Okul-Aile birliklerine makbuz karşılığı üç beş kuruşu vermekte imtina edildiğini,

Ve sokakların işgaline göz yumulduğunu görmekten üzüntü duyuyorum.

Şehirde, araba yığınlarını gördükçe,

Fakir aramak için tellal bağırtmak içimden geliyor.

Şu genel seçim arefesinde siyasi partiler ve mebus adayları trafik sorunu ve daha başka sorunlara proje üretme yerine,

Bayır altından bağ bağışlama yarışından başka gördüğümüz ciddi bir uyarı bulamıyoruz.

Bir kaşık bal için,

Bir çuval keçi boynuzu yemenin anlamı var mı?

Hızla büyüyen İl’imizde bırakın araba park etmeyi,

İnsan yığınlarının çarşı ve pazarda nasıl yürüyeceklerini düşünüyorum.

Geçmiş 50 yılda ufkumuz dar tutulmuş;

Bu günlere nasıl gelineceği düşünülmemiş.

Çektiklerimiz hep geçmişin hatalalarından,

Koca koca apartmanlar dikilmiş,

Bodrumun oto park olmasını isteyen imar kanunu görmemezlikten gelinmiş.

Cadde ve sokaklar otopark diye kullanılıyor.

Bir on sene geçsin de bir bakın, bu şehri yıkalım da yeniden yapalım dersiniz.

Kalın sağlıcakla...