YAŞ KESEN BAŞ KESER

Ağaç ağaç deyince,

Gönüllenme ağaç.

Hasan ile Hüseyin’in,

Beşiği de ağaçtandır.

Fidan dikme zamanıdır.

Ağaç yetiştirmenin sevabı büyüktür.

Geliniz, meyve bahçeleri kuralım.

Dağ ve tepeleri orman ağaçları ile şenlendirelim.

Gölgesine sığınalım.

Kuşların cıvıltısı ile canlılık verelim doğaya.

Vatan topraklarını süsleyelim.

İşte o zaman devlet ve millet olarak görevimizi yapmış oluruz.

Her il, ilçe, kasaba ve köylerimiz fidan dikme seferberliğini göze almalı.

Dikilen fidanları gözü gibi koruyup kollamalı.

Bir zamanlar mezarlık ve Kurtuluş mahallesi tepelerine badem çekirdeği ekilmişti.

DSİ de Orman Mühendisi  Bayram bey yüzlerce işçi çalıştırıp bunca emekten sonra bir tek badem filizi görmeyince,

Toprağı eşmiş bakmış ki,

Badem çekirdeği kırılıp içi yenmiş, kabukları bekliyor toprak altında.

İşte kültürsüz işçilerimizin marifeti bu kadar.

Şimdilerde çok şükür milletçe cehaleti yırttık attık çöplüğe.

Vatanın dağını, taşına toprağını koruyup kollar hale geldik.

Ağaç yetiştirin ağaç.

Yüce Allah’ın rızkı buradadır.

İnsanlar sebeplensin.

Kurtlar, kuşlar rızkını bulsun.

Atalarımız,

Yaş kesen baş keser,

Demişlerdir.

Orman yakmak,

Dikilen fidanları söküp atmak.

Ya da götürüp satmak

Cinayettir.

Gidiniz ervah kabristanlığına.

Duyarlı insanlar anne, baba, eş ve kardeşleri mezarı başına fidan dikip büyütmüşler.

Güzeller güzeli olmuş evliyalar yurdu.

Ben Tokat ilinde gördüm.

Aynen şu bizim bayram tepesi var ya,

Ormanlık olmuş.

Ve de TOPÇAM adını almış.

Ben bu bayram tepesini

Sıra sıra dağ ve tepeleri gördükçe,

Bu şehrin adamı olarak utanıyorum.

Duyarlı olalım arkadaş.

Dikilen fidanları koruyup kollayalım.

Kalın sağlıcakla...