ABAYLAR
Aksaray
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.02
  • EURO
    35.01
  • ALTIN
    2419.0
  • BIST
    9618.83
  • BTC
    69294.62$

AHİRET EVİMİZ

15 Aralık 2021, Çarşamba 17:55

Rabbimizin bize bağışladığı dünya hayatıdır. Geçici ve ölümlü bir hayattır. Dünya hayatına gözümüzü açtığımız andan itibaren güzelleştirmek için didinir dururuz. Fani olduğunu düşünmek istemeyiz.

İkinci hayatımızda ahiret hayatıdır. Dünya hayatına göz yummamızla başlar, bu hayat ebedi hayattır. En son sahip olacağımız iki metrelik çukurdur. Ahireti düşününce   mutluluk denen şeyi abartmaktan vazgeçeriz. Ahiret evimizi sadece mezar taşına yazılan yazılarla süsleriz.

Mezar taşları her cenazenin günahlardan beraatını isteyen bir avukat gibidir. Mezar taşlarımız geçmişimiz ve tarihimizdir. Sanki insanlarla konuşuyor gibidir. Kimisi dua istiyor kimisi ağlıyor, benim yaptığım hataları sen yapma der gibi nasihatte bulunuyor, bazıları da bizi unutmayın diyor bol Fatiha istiyor. Hiçbir mezar taşında doya doya yaşadım sözcüğüne rastlamadım.

Ömür ağacının son meyvesinin cenazelerimiz olduğunu unutmuyorum. İnsanın kıymetini sadece musalla taşında bilmememiz gerekiyor. Kalbimizin çarpıntısı kendi ecelimizin ayak sesidir. Dünyadaki düzen aldatmacadır. Görünen her varlık görünmeyen yaratıcısının gölgesidir. Biz insanlar ister kabirde ister dünyada ilim idrakindeki eksiklikler ve yanlışlar yüzünden azap çekeriz. Mezarlarımızda bakım ister, ziyaret ister. Bizlerde gereğini yapmalıyız. Aile mezarlarını korumamız gerekiyor ama günahtan korkmayan kişiler geliyor cenazesini koyuyor. Yapılı mezarları bile açtıklarını işitiyoruz. Dünyada iki türlü kusursuz insan vardır, birisi ölmüş diğeri de doğmamıştır. Yaşadığımız sürece kimseye zarar vermeyen düzgün insan olma gayretini gösteriyoruz. Kimseyi ne yaşadığı nede öldüğü mekanda rahatsız etmiyoruz. Her memlekete gittiğimde ailemin yattığı yerde tanımadığımız bir yabancının mezarını  görerek üzüntü duyuyoruz. Bir şey yapamamakta bizi korkutuyor.

Tarla sürülür, ekilir, tohum dikilir. İnsanda toprağa dikilen bir tohumdur. Her baharda evimizi nasıl temizliyorsak mezarlarımızın da bakımını yapmalıyız. Otlarını temizleyip çiçeklerini dikmeliyiz. Bu bakımları yapmayan aciz insanlar vardır.

Aksaray’da mezarlıklar müdürü Murat Aslan beyle görüştüm. Nasıl bir nezaketle karşıladı, ilgi, saygı gösterdi çok sevindim. Beklemediğim birşeydi. Kendi kendime keşke her karşıma çıkan böyle karşılasa diye düşündüm. Bir insanın değerini öğrenmek istiyorsanız kendisinden yardım isteyen insanlara nasıl davrandığına bakınız. Büyük insan en yüksek mevkide iken tevazu gösteren kuvvetli olduğu zaman hak ve adalette bulunandır.

Murat beyde aynı şeylerden şikayet etti. Hiçbir görevi ihmal etmiyor. Cenaze sahipleri ilgilendiğine tanık oldum kendisini kutluyorum, hemşerilerimi de daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Başkasına ait yerlere defin yapmayalım. Murat bey Aksaray için bir şans kıymetini bilelim.

Hemşerilerime iki cihanda huzur bulmalarını diliyorum.

Sevgiler.