KIBRIS BARIŞ HAREKATININ 50. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN (2)
22 Temmuz 2024, Pazartesi 01:211959 yılında imzalanan Zürih ve Londra anlaşmalarının devamında, 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmuştur. Dünyanın en uzun anayasalarından biri olan, 199 maddeden oluşan Kıbrıs Anayasa’sı ile iki eşit toplumun birlikte yönetecekleri bir devlet yaratılmıştır. Türk olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı’na dışişleri, savunma, güvenlik konularında tam veto hakkı verilmiş ve ortak parlamentoda ise “vergi”, “seçim” gibi temel konularda Türk ve Rum milletvekillerinin ayrı çoğunluğu öngörülmüştür.
Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yaratan Zürich ve Londra Antlaşmaları’nın önemli bir sonucu da, 1878’de Adadan ayrılan Türk askerinin yeniden Adaya dönüşüdür. Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı 650 kişilik mevcudu ile 1 Ağustos 1960 günü Adaya gelmiştir. Böylece Ada Türkleri, Türk askerinin Adadan ayrıldığı ve Rumların Adayı Yunanistan’a bağlama girişimlerini sürdürdüğü bir sürecin sonunda Adadaki haklarını nihayet yasal bir zemine oturtma imkanına sahip olmuştur.
Fakat, Rumlar Kıbrıslı Türkleri hiçbir zaman ortakları olarak görmediler. Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasının Kıbrıs’lı Türklere vermiş olduğu eşitlik haklarını hiçbir zaman kabul etmediler. Durumun ciddiyeti, 22 Kasım 1962 günü Türkiye’ye resmi bir ziyaret yapan Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios’un, “Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasanın Kıbrıslı Türklere vermiş olduğu hakların çok fazla” olduğunu ifade etmesi ile anlaşıldı. Makarios 30 Kasım 1963 günü Anayasa’da değiştirilmesini istediği 13 maddeyi resmen açıkladı. Değiştirilmesi istenen maddelerin çoğu Türk toplumunun eşitliğini vurgulayan maddelerdi. Türk halkını eşit statüden Rum devleti içinde bir azınlık durumuna düşürmeyi amaçlayan önerilerinin bizim için en can alıcı olanları:
- Cumhurbaşkanı Yardımcısının veto hakkının kaldırılması,
- Mecliste karar alınırken, iki halkın milletvekillerinin ayrı oy çoğunluğunu gerektiren anayasa maddelerinin iptal edilmesi,
- Anayasanın öngördüğü ayrı Türk ve Rum belediyelerinin iptal edilmesi,
- Kamu kesimindeki %70-30 oranının kaldırılması idi.
Bu teklifin reddedilmesi üzerine EOKA terör örgütü tarafından Kıbrıs Türk Toplumunu yok etmek için Akritas Planı uygulanmaya başlandı. Kıbrıs Türk mahallelerine, Türkiye Cumhuriyeti büyükelçiliğine silahlı saldırıda bulunuldu. 21 Aralık 1963 de kanlı Noel saldırısı ile Türk Alayında görevli Bnb.Dr. Nihat İlhan’ın eşi ve iki çocuğu bugün “Barbarlık Müzesi” olarak kullanılan evde, banyo küvetinin içine sokularak öldürüldü.
Rumların bu insanlık dışı ve barbarca saldırıları sonucu, 146 Türk kardeşimiz şehit edilmiş,103 köyümüz yakılıp yıkılmış, 27.000 kardeşimiz kendi öz vatanlarında göçmen durumuna düşürülmüş, Kıbrıs Türkleri devlet mekanizmasının bütün organlarından ve bütçeden tamamen dışlanmış, 40.000 devlet memuru ve Türk bakanlarla milletvekilleri işlerinden kovulmuş ve bu organlar tümüyle Rumlaştırılmıştır.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 04 Mart 1964 tarihli kararı ile Ada’ya Barış Gücü gönderilmesine karar verildi ve 27 Mart 1964’te BMBG göreve başlamış ancak Ada’daki Rum saldırılarını durduramamıştır. Barış gücü Rum saldırıları başladığı zaman aradan çekilmiş ve sadece dışarıdan bir gözlemci gibi ölenler ve yaralananların raporunu tutmuştur. Hiçbir şekilde Türk Toplumunun güvenliğini sağlayamamıştır.
Böylece 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti, Rumların Enosis hedefinden vazgeçmemeleri nedeniyle ancak 3 yıl yaşamış ve 1963’de Rumlar tarafından yıkılmıştır. Bu olaylarla Kıbrıs Türkleri, kendilerinin de eşit kurucu ortağı oldukları Kıbrıs Cumhuriyeti Yönetiminden, fiilen ve zorla dışlanmışlardır.
Türklere karşı uygulanan şiddet ve saldırılar ise 1963 yılından 1974 yılına kadar Adanın çeşitli yerlerinde ve çeşitli tarihlerde devam etmiştir.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.