Gelin el birliği ile şehri yeşillendirelim
01 Kasım 2019, Cuma 08:53Geçtiğimiz günlerde yeşil Aksaray ile ilgili bir yazıyı kaleme almıştım. A. Kadir Ay’ın başlattığı ağaçlandırma çalışmasından bahsetmiştim. Bu günde yeşil Aksaray’ı yeniden yeşillendirelim konusunu kaleme almak istiyorum. Çocukluğumuzda şehre gelirken,bizim köy Nevşehir güzergahında olduğu için, esen tepeden şehre girerdik. Şehir bu kadar dağınık olmadığı için her yer görünür ve şehir yem yeşildi. Bu yeşillik kendini beton yığınına terk ederken, son yıllardaki yeşil alan çalışması azda olsa sevindiriyor.
Aksaray da yetişen yeşilliğin ekserisi kavak olması nedeni ile bunu zamanla insanla kıyasladık. Yani meyvesiz ağaç ve faydasız insan, hatta meyve veren insanımızın azlığından bile söz ettik. Gerçi bu lafları ilçe iken kullanır, vilayet özlemimizi gideremediğimizden söylerdik. Ama meyveli ağaç misali meyve veren insanlarımızın da olduğunu gördük.
Suların bol olması, Mamasın barajında biriken suların fazlalığının ulu ırmaktan akması ister istemez bu bölgede yeşil alanların fazla olmasına neden oluyordu. İlimizin her bölgesinde yeşilliğin bol olması, beton binaların çoğalması ile yeşillik yok oldu, sanki o şehir gitti yerine beton şehit geldi. Müthiş bir yeşil katliamı yaşandı.
Zaman zaman yine esen tepe ve Kılıçaslan tepesinden şehre bakarken inanın içim kararıyor. Sanki beton ve taş yığını. Son dönemlerde biraz olsun yeşil alan ve ağaçlandırmada tekrar bir yol kat ettik sayılır. Özellikle şehrin ana yolları üzerindeki ağaçlandırmalar.
Bundan on yıl öncesinden bugüne kadar dikilen ağaçların yavaş yavaş büyümesiyle yeşillikler biraz olsun kendini göstermeye başladı. Bunu sadece Belediyeden beklemek yanlış olur. Sayın Başkan Dinçer yeşil alan konusunda hassas olduğunu biliyorum, umarım yeşil alana önem verir.
Hemen aklıma gelmişken söyleyeyim, yol boyları ve göbeklere son dönemlerde dikilen o güzel renkli çiçekler bugüne kadar neden dikilmezdi. Bunlar yok muydu da dikilmezdi anlamadım. Birçok şehirde görür imrenirdim, bizde neden yok diye de canım sıkılırdı. Demek ki istenirse oluyormuş, bu güzelliği bir çok Aksaraylı dan da duydum. Umarım bu güzellikler her bölgeye yayılır ve Aksaray çiçeklerle renklenir. Kışa dayanıklı çiçekleri Sayın Başkan Evren Dinçer dikmeli. Geçen Borsaya gittiğimde çevresine dikilen çiçekler çok hoşuma gitti.
Yeşil alan konusunda Belediye kendisine düşen bölgeleri yeşillendirirken, Aksaraylılar da kendi oturdukları evlerin çevresini ve kenarlarını ağaçlandırması halinde güzel bir Aksaray-a yeniden dönüşebiliriz. Bunu numunelerini görmeye başladık. Müstakil evlerin dışındaki apartmanlarda kendi apartmanlarının çevresini yeşillendirirlerse beton yığınından kurtuluruz.
Bir çok müstakil ev ve apartmanlarda bunu görmeye başladık. Hiç değilse kestiklerimizin yerine yenilerini dikelim. Hatta gelecek sene her eve ağaç kampanyası başlatarak ağaçlandırma yapalım. Bu sadece hazine arazilerinde olmasın, şehirde de olsun.
Bir önerim daha olsun, bu yeşillendirmeyi meyve ağaçları olarak dikelim. Buna bakım ve koruma daha fazla olacağı kanaatindeyim. Meyve ağaçları biraz daha çabuk büyüyorlar, hem de bakan kişi daha itina ile bakacağı kanaatindeyim.
Yeşil alanlarımızı çoğaltma gayreti olurken bunu yok etmek için yapılan bazı çevre düşmanları da boş durmuyor. Çocuklar bu yeşil alanlarda oynarken yeni dikilmiş veya yeni tutmuş ağaçları kırıp büküyorlar. Müdahale edince “sana ne” sözü oluyor, bunlar ailelerde ve okullarda verilecek terbiyelerdir, mutlaka verilmelidir.
Yine yeşil alanlarda inek, at, eşek ve koyun otlatanları görmeniz mümkün. Gazete başlıklarında zaman zaman rastlarsınız zabıta inek kovalıyor diye. Be kardeşim şehir hayatına ayak uyduramamışsan ne işin var şehirde. Köyde ineğini de otlat eşeğini de. Bunu bilmeyen duyarsız insanlarımız az değiller. Bende köy çocuğuyum ama her şeyin bir kuralı var.