ABAYLAR
Aksaray
29 Ocak, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    32.02
  • EURO
    35.01
  • ALTIN
    2419.0
  • BIST
    9618.83
  • BTC
    69294.62$

ŞAHİN BEY (1)

23 Ocak 2024, Salı 09:15

Mehmet Sait, 1877’de doğdu. Antep’te ilk ve ortaokulu okudu. Evin tek erkek çocuğuydu. Annesi onu yetim bir kız olan Zeynep’le evlendirmişti. İzzetinefsi çok yüksek olan  Mehmet Sait, komşuları Fahrettin Hoca'nın askerden kaçmakla ilgili bir sözünü hazmedemeyerek asker oldu ve  Yemen’e sevk edildi.

 

1899 yılında Yemen’e er olarak giden Mehmet Sait, çalışkanlığı, yurt severliği, itaatkârlığı ile kendini kumandan ve silâh arkadaşlarına sevdirmişti.

Yemen’de bulunan Mehmet Sait'in askerlik hayatı kahramanlıklarla doludur. Vazifesindeki gayreti, çarpışmalardaki yararlılığı ile çabucak terfî etmiş, başçavuş olmuştur. Ayrülcebel denilen bir kalede alayları asi Araplar tarafından sarılmış, muhasara aylarca uzamış, alay aç ve cephanesiz kalmış; alay komutanı da şehit olunca teslim olma fikrinde olanları hapsederek alayın idaresini ele almış ve bir gece hücumla alayı kurtarmıştır.   Bu hizmetine mükâfat olarak mülâzımısaniliğe(Asteğmen) terfî etmiştir.

 

Yemen’den vapurla İstanbul’a dönen Mehmet Sait, 1911’de Trablusgarp Şavaşına gönüllü olarak katılmıştı. Mustafa Kemal (Atatürk) kumandasındaki bir birlikte takım komutanlığı yaptı. Balkan Savaşlarında, Çatalca Muharebesinde bulundu. Birinci Cihan Harbinde Çanakkale’de savaştı. Birçok kahramanlıklar gösterdi. Beşyıl emir erliğini yapan Gaziantep’in Kefercebel köyünden Ahmet Yağcı, Mehmet Sait’in Çanakkale Savaşlarında gösterdiği cesareti şöyle anlatıyor:

 

“Kumandanım, takımıyla yaptığı bir süngü hücumunda süngüsü altı düşmanı öldürdükten sonra bir düşman askerinin kaburgası arasında kırılmıştı. Ne yapacağını şaşırması gerekirken, soğukkanlılığını bir saniye dahi kaybetmeden karşısındaki düşman erinin kafasına ansızın elindeki tüfekle bir değnek vurur gibi vururken, bir taraftanda düşmanın karnına bir tekme vurmuştu. Yere yuvarlanan düşman erinin tüfeğini ansızın elinden alarak, düşman neferini tüfeğiyle öldürmüştü. Böylelikle kendi de en tehlikeli bir anda cesareti ve keskin zekası sayesinde korunmuştu.”

 

Mehmet Sait Galiçya’da da 15 nci Türk Kolordusunda savaştı. 1917 Ekim ayında Sina Cephesine geldi. Rütbesi Teğmenliğe yükselmişti. 1918’de çok şiddetli bir çarpışma sırasında İngilizlere esir düştü. Mısır’da Seydilbeşir Esir Kampında Aralık 1919 yılına kadar kaldı. Mütarekeden sonra İngilizler esirleri serbest bırakmaya başlamışlardı. İngiliz gemisi 13 Aralık 1919’da Mehmet Sait’i bir çok Türk esiri ile birlikte İstanbul’a çıkardı. Mehmet Sait, Ali Rıza Paşa Kabinesinde Harbiye Nazırı olan Cemal Paşaya müracaat ederek bir vazifeye tayinini istemiş, Antep’e yakın Nizip Kazası Askerlik Şubesi Reisliğine tayin edilmiştir.

 

Yeni vazifesine başlamak üzere hareket eden bu kahraman subay, yurdumuzun içinde bulunduğu büyük tehlikeyi sezmiş; kurtuluş çaresinin Mustafa Kemal’de olduğunu sezerek Sivas’a gitmişti. Sivas’ta gereken direktifleri almıştır ve artık ŞAHİN BEY kod adını  kullanacaktır. Antep’e gelerek ayağının tozu ile derhal Antep Kuvai Milliyesi Heyeti Merkeziye ile temasa geçmiştir. Eşi Zeynep ve altı yaşındaki biricik oğlu Hayri ile ancak birkaç gün birlikte kalmıştır. Gönüllü olarak Heyeti Merkeziyenin verdiği vazifeye koşmuştur.

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.