İçme suyu hayal mi?
06 Ocak 2022, Perşembe 09:34Yedi yıla yakındır içme suyu hayali ile yaşarken, tatlı ve temiz su içmemiz büyük bir ihtimalle hayale mi dönüşüyor. Bu yazılarımız eleştiri değil, toplumu ilgilendiren konulardır. 3,5 yıl süre ile arkasında durduğumuz Belediye Başkanı Evren Dinçer’e seçim sonrası bir yazımda şunları söylemişim. “ umarım başkan Ankara ayaklı ve hizmetin merkezinde Şehircilik Bakanlığında Personel Daire Başkanı. Biz gazeteciler seçilen başkanlara 6 ay süre verir eleştirmeyiz. Ama ben kendisine bir yıl süre veriyorum.”
Bunu yazmama rağmen 2,5 yıl eleştirmeden kale gibi arkasında durdum. Ama bazı eksiklikleri yazınca aldığım bilgilere göre ben bir konu söylemişim yapmadığı için eleştiriyormuşum. Eğer doğruysa bunlar çok basit ve yakışıksız sözlerdir, hiç bir yazımda kin ve husumet yoktur. Kamuyu ilgilendiren eksiklikleri dile getirme vardır.
Yazılarımda eleştirdiğim konularda beni aydınlatır bende düzeltir özür dilerim. Bu nedenle uzun zamandır yazmak isteyip ertelediğim içme suyu konusu var. Hala bu konuda bir adım ilerlenememiştir. Bağlı köyüne milyonlar yatırım yapıldı hala çeşmelerden su bekliyoruz.
Aksaray bir kaç yıl içerisinde içme suyundan mahrum kalıp çeşmeler tıs derse hiç şaşmayın. Neden derseniz anlatayım bana hak vereceksiniz. Rahmetli Ahmet Er döneminde ilimiz ciddi bir şekilde içme suyu sıkıntısı çekti, bir çok yere sondaj vuruldu sonuç alınamadı.
Er muhalefet Belediye Başkanı olmasına rağmen son çare olarak Mamasın barajından ilimize içme suyu hattı döşeyerek arıtmayı yaparak ilimizin çeşmelerinden su akıtılmasına vesile oldu. Tabi arıtma çok detaylı olmasa da o günün şartlarında yapılanın iyisi idi.
Mamasın barajı ayrıca sulamada kullanılan bir baraj. Baraja gelen su ayaklarından akan kanalizasyon bağlantıları bulunmaktadır. Hala ıslah olmuşta değildir, o gün gördüm hala atıklar akıyor. Vatandaşımız sokak çeşmelerinde evlerine su taşımaktadır.
Barajımız Menderes döneminde Süleyman Demirel’in su işleri genel müdürlüğü döneminde yapılmıştır. 1957 Yılında yapımına başlanan barajın 70 yıla yakın dönemi kapsamaktadır. Dolayısı ile gelen kum ve akan katı atıklar barajı doldurmaya başlamıştır.
Geçenlerde Ilısu köyünde program çekerken gördüm ki, Melendiz çayından gelen su bu mevsime rağmen çekilmiş durumda. Mamasın barajına gelen bu suda kesilmek üzere. Hem sulamada hem de içmede kullanan baraj suyu eli kulağında bunu iletmek isterim.
Vatandaşın kanalizasyon karışımı tepkisi üzerine dönemin başkanı Osman Ertuğrul bir çok yere sondaj vurdurdu bir sonuç alınamadı. En son Haluk Şahin Yazgı Bağlı Köyüne sondaj vurdurarak ilin 50 yıl içme suyunu karşılayacak suyu bulduklarını ilimize ilan etti.
Dönemin su Bakanı Veysel Eroğlu'nun katılımı ile görkemli bir şekilde arıtma temeli atıldı. Çalışmalar başladı, inşaatlar yapıldı. Yazgı 3 yıl önce yaptığı açıklamada seçime 4 ay kala damacanadan akar gibi çeşmelerden su akacak demişti.
Bu sözünden tam 3 yıl geçti hala çeşmelerimizden su akmadı. Bu projede Evren Dinçer Başkan arıtma ve boruların döşenmesine devam etti. Bazı kuyularda su çekildi ve yeni sondajlar vuruldu. Şu anda içme suyu çalışması durmuş durumda.
Gelelim konuya bu suyun ilimize akması mümkün değil. Neden derseniz kuyularda arıtmaya verilen sudaki kum ve mil arıtmayı tıkadığı için kullanılamaz durumda. Tabi suyun birde arsenik durumu ayrı bir konu. Dolayısı ile buraya ölü yatırım yapılmış.
Bu kuyular açıldıktan sonra neden bu suyun arıtılıp arıtılmayacağı incelenmedi? Hadi diyelim eski BaşkanYazgı hata etti, peki daha sonra neden bu kullanılmayacak olan yere 3 yıldır yatırım yaparak devletin parasını çarçur ettiniz. Şimdi bunca harcama ve tesisler ne olacak?
Bu zamana kadar Helvadere bölgesinden yeni bir su çalışması yapılamaz mıydı? Bundan sonra su ile ilgili ne yapılması düşünülüyor?
Konuyla ilgili olarak neden vatandaşımız bilgilendirilmiyor. Konu kapalı ve örtülü olarak saklanıyor? Aspes boruların değişmesi fevkalade güzel ama, bu borulardan hangi güzel suyu akıtacağız? Acilen içme suyu konusuna çare aranmalıdır. Belediyelerin görevi bu olsa gerek? Bu konuda yazılanların düşmanlık ve karalama gibi bir art niyeti yoktur. Gazeteci olarak bu konuları görmezden gelemeyiz. İlimiz için en önemli sorun budur. Bu konuda yanlışımız varsa lütfen doğrusunu anlatsınlar düzeltelim.